İyi bir primat olarak, doğru cevabı bulmadan önce hile yapmaya bile çalışıyor. | TED | وهي نموذج جيّد للرئيسيات، بل إنّها حتّى حاولت الغشّ قبل التوصّل إلى الإجابة الصحيحة. |
Sizi utandırmamak için, doğru cevabı ben veriyorum. Artırmalısınız. | TED | فقط لكي لا تحرجوا أنفسكم ، سأعطيكم الإجابة الصحيحة. انها الزيادة. |
Yani, eğer basitçe, Kaliforniya'daki insanlar ne kadar mutlu diye soracak olursanız doğru cevabı alamazsınız. | TED | إذاً، إن سألت السؤال البسيط حول كم هم سعداء الناس الذين في كالفورنيا، فانك لن تحصل على الإجابة الصحيحة. |
Yanlış soruları sorarsan, doğru cevabı nasıl bulasın ki? | Open Subtitles | لايمكنك إيجاد الجواب الصحيح اذا سألت الأسئلة الخطأ |
Üzgünüm, doğru cevabı vermeyi bir türlü yapamadım. | Open Subtitles | آسفه، أنا لم اعرف أبداً الجواب الصحيح لذلك |
Onlardan her zaman doğru cevabı beklemek öğrenmelerine izin vermeyecektir. | TED | وان نطلب منهم دوماً معرفة الاجابة الصحيحة هي ليست وسيلة صحيحة للتعليم .. |
Ama doğru cevabı bulmak için elimden gelen her şeyi yapma isteğim hastalarım için nasıl kötü olabilir? | Open Subtitles | لكن كيف لاستعدادي أن أفعل أي شي لأصل إلى الأجابة الصحيحة أن يكون سيئاً لمرضاي؟ |
Ah, sen de her zaman doğru cevabı bilen parlak genç adamlardan birisin, değil mi? | Open Subtitles | أوه . أنت واحد آخر من أولائك الشباب الملعين الذين دائما يعرفون الإجابة الصحيحة أليس كذلك ؟ |
İşte şimdi sana doğru cevabı verebilmek konusunda tamamen yetersiz hissettim. | Open Subtitles | أنا الأن أشعر تماماً بالعجز عن إعطائك الإجابة الصحيحة هنا |
doğru cevabı vermesen de, bu astronomiyi ne kadar eğlenceli yaptığını gösteriyor. | Open Subtitles | تلكَ ليست الإجابة الصحيحة. و لكنها تظهر كم يمكن أن يكون رواد الفضاء مرحين. |
Hayır, kesinlikle söyleyebilirim ki ikinci parolaya cevap verirken doğru cevabı verdiğini düşünüyordu. | Open Subtitles | لا, أود أن أقول, قطعا, أنه إعتقد أنه يعطيني الإجابة الصحيحة للكلمة السرية الثانية. |
doğru cevabı umarım biliyorsundur. | Open Subtitles | لنتضرّع إلى الرب أنّك تعرف الإجابة الصحيحة |
"Ya Jersey'ye geri dönersin ya da X" diye başlayan her sorunun... doğru cevabı "X"tir. | Open Subtitles | أعتقد أن أى سؤال يبدأ بهذا, فهو الإجابة الصحيحة |
Ve kim doğru cevabı söylerse ona çok büyük bir ödül var. | Open Subtitles | وكل من يعطي الإجابة الصحيحة سوف تحصل على مكافأة. |
Tek çalışmaktansa bir grup arkadaşımla çalıştım. Çalışmanın sonunda kitabı kapatıp doğru cevabı vermek için yarışırdık. | TED | بدلًا من الدراسة لوحدي، بدأت أدرس مع مجموعة من الأصحاب الذين عند نهاية جلسة الدراسة يغلقون كتبهم ويتنافسون على الإجابة الصحيحة. |
Direkt doğru cevabı veremezsin. | Open Subtitles | لا يفترض بكِ أن تقولين الجواب الصحيح مباشرة. |
Belki de bana doğru cevabı vermeniz gerekiyor. | Open Subtitles | ربما يجب عليك فقط يقول لي الجواب الصحيح. |
diyorum. Çocuklar yine: "Zor gibi gözüküyor, doğru cevabı bilmiyorum." | TED | ومجدداً، يقول الأطفال، "يبدو هذا صعباً فعلا، لا أعرف الجواب الصحيح على هذا." |
Soruma doğru cevabı verirsen, sana nerede olduğumu söylerim. | Open Subtitles | سأخبرك اذا أعطيتني الاجابة الصحيحة |
doğru cevabı bildiğinden çok emindin. | Open Subtitles | ! كنتِ متأكدة أنكِ تعرفين الاجابة الصحيحة |
Hemen doğru cevabı aramaya başlıyorum. | Open Subtitles | سأبحث عن الأجابة الصحيحة الآن |
Fakat sana çok basit bir soru soruyorum ve bana doğru cevabı veremiyorsun. | Open Subtitles | لكنى أسألك سؤال بسيط للغايه و أنت لا تستطيع أن تعطينى إجابة صحيحة |