"doğru dürüst" - Translation from Turkish to Arabic

    • بشكل صحيح
        
    • بطريقة صحيحة
        
    • بشكل لائق
        
    • لائقة
        
    • بصورة صحيحة
        
    • بالشكل الصحيح
        
    • بشكل مناسب
        
    • لا أستهين
        
    • أنت بالكاد
        
    Bu yüzden her şeyi doğru dürüst ifade etmek bana zor geliyor. Open Subtitles .. ولذلك فمن الصعب بالنسبة لي للتعبير عن كل شيء بشكل صحيح.
    Ve doktor raporları gösteriyor ki bu kırık hiç doğru dürüst iyileşememiş. Open Subtitles ولدي تقرير الدكتور الذي يظهر ان الكسر لم يلتئم ابدا بشكل صحيح
    Babamı öldüren bomba için sana doğru dürüst bir teşekkür bile edemedim. Open Subtitles انا لم اشكرك بشكل صحيح لأعلامك لي بقنبلة السيارة التي قتلت والدي
    Ne oturup kalkmayı, ne de doğru dürüst konuşmayı bilirdim o zamanlar. Open Subtitles لم أكن أعرف حتى كيف أتصرف أو كيف أتحدث بطريقة صحيحة
    Böylece onu tekrar görür, doğru dürüst veda edebilirsin. Open Subtitles بحيث يمكن لك ان تراها ، تمسكها مرة اخرى وتودعها بشكل لائق
    Müvekkilimle irtibata geçmek istediğinizde ise bunu doğru dürüst şekilde benim aracılığımla resmi... Open Subtitles وإن كنت تريد أن تتواصل مع موكلي، عليك أن تمر من خلالي بأخلاق لائقة. من خلال الـ..
    doğru dürüst yaşamanın bir yolunu bulmak istiyorsak, bunu düzgün yapmalıyız. Open Subtitles ,إذا كنّا سنجد طريقة كريمة للعيش فعلينا فعل هذا بشكل صحيح
    Mateo, 18 aylık bir oğlan, babasının kollarından çekip alındı, binlerce kilometre uzaktaki bir devlet sığınağına gönderildi ve orada aylarca doğru dürüst bir banyo bile yaptırmadılar. TED هذا ماتيو ذي الثماني عشر شهراً، الذي تم انتزاعه من يدي والده ليتم إرساله إلى ملجأ حكومي على بعد آلاف الأميال، حيثُ فشلوا بتحميمه بشكل صحيح لأشهر.
    Nasıl tek bir iş bile doğru dürüst gitmez! Open Subtitles كيف لا يمكن لأي شيئ أن يسير بشكل صحيح اليوم
    Onu doğru dürüst gömemedim bile. Open Subtitles لا أستطيع حتى أن أدفنه بشكل صحيح أنا لم أعطه حتى دفن محترم لعين
    Görünüşe bakılırsa, bir tür enfeksiyon kapmışsınız, doğru dürüst tedavi edilmemiş. Open Subtitles يبدو وكانه كان عندك نوع من الالتهاب ولم يتم الاهتمام بذلك بشكل صحيح
    Artık doğru dürüst nefes bile alamıyorum. Open Subtitles لا أستطيع حتى التنفس في الوقت الحاضر بشكل صحيح
    Lütfen, bu sefer doğru dürüst yap. Tamam mı? Open Subtitles أرجوك حاول القيا به بشكل صحيح ، اتفقنا ؟
    Burada ya doğru dürüst konuşursun ya da susarsın. Open Subtitles هنا ستتكلّمين بشكل صحيح أو أنكي لن تتكلّمين مطلقا
    doğru dürüst park etmeliyim yoksa Ortaçağ'a sürüklenebilir. Open Subtitles عليّ فقط أن أصفها بشكل صحيح وإلّا جنحت مني إلى العصور الوسطى
    Bunu yapacaksam doğru dürüst yapayım dedim. Open Subtitles حسناً .. اعتقدت اني ان فعلت هذا .. سأفعل هذا بطريقة صحيحة
    Eğer doğru dürüst yapılırsa, yazma terapisinin suçlular üzerinde de çok etkili olduğu kanıtlandı. Open Subtitles صحيح أنه عندما يطبق العلاج بالكتابة على مركبي الإعتداءات قد يعتبر جدليا فقد ثبت أنه فعال جدا إن طبق بطريقة صحيحة
    Hayatımı kurtardığınız için size doğru dürüst teşekkür etmek istedim. - Yemeğe ve dansa ne dersiniz? Open Subtitles أريد أن أشكرك ٍ بشكل لائق لإنقاذك ِ حياتي
    İkimizin doğru dürüst bir ilişki kurması gerekiyor. Open Subtitles أنت وأنا بحاجة أن ننشيء علاقة عمل لائقة.
    Sanırım doğru dürüst düşünemiyordum. Open Subtitles أَحْسبُ أنا فقط ما كُنْتُ تَفكير بصورة صحيحة.
    Başka fırsatlar da olacaktır. Bekleyelim ve bunu doğru dürüst yapalım. Open Subtitles ،ستظهر فرص أخرى لننتظر ونفعل الأمر بالشكل الصحيح
    Humus ve votkayla doğru dürüst kutlarız sanmıştım. Open Subtitles إعتقدت بأننا سنحتفل بشكل مناسب بالحمص و الفودكا
    doğru dürüst düşünmemiştim. Şimdiyse her gün bunu düşünüyorum. Open Subtitles لا أستهين بالأمر وأفكّر به كلّ يوم
    Üç gündür doğru dürüst bir şey yemedin. Open Subtitles أنت بالكاد تناولت الطعام منذ ثلاثة أيام.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more