Seyahatte olmadığım zamanlar Kuzey Amerika'nın doğu sahilinde yaşıyorum. | TED | أنا أقطن على الساحل الشرقي لأمريكا الشمالية عندما لا أكون مسافرا، |
Hmm. Rus saldırı denizaltılarını doğu sahilinde her limana yerleştiriliyor. | Open Subtitles | تمركزت غواصات الهجوم الروسية الآن بالقرب من كل ميناء على الساحل الشرقي |
Adam, doğu sahilinde 30 küsur insanı katletti. | Open Subtitles | ذلك الرجل الصغير النحيل ذبح 30 شخصاً من أعلى و لأسفل الساحل الشرقي |
doğu sahilinde bunla çalışabilirsin. | Open Subtitles | ينبغي أن تكون قادراً على العمل في الساحل الشرقي مع هؤلاء. |
doğu sahilinde Don Juan, batı sahilinde Josef Mengele. | Open Subtitles | دون جاين من الساحل الشرقى وجيبس مينجلن من الغربي |
DOĞU SAHİLİNDE BİR YERLERDE, ORAYA VARINCA ONU BULACAĞIZ. | Open Subtitles | انه في مكان ما على الساحل الشرقي علينا أن نجده علينا ذلك |
doğu sahilinde Delaware Körfezinde de bir diğer hayvan göçü çok uzun yıllardan beri aynen sürüyor. | Open Subtitles | على الساحل الشرقي ، الى خليج ديلاوير, تحدث هجرة حيوانات اخرى تماما كما فعلت على طول الدهر. |
Başkan Grant yoğun programına bir süre ara verip doğu sahilinde ördek avlamaya gitti. | Open Subtitles | بعض الوقت خارج برنامج عمله المزدحم ليذهب في رحلة صيد إلى الساحل الشرقي. |
doğu sahilinde bir operasyonda kullanılacakmış. | Open Subtitles | سيتم استخدام الشحنة في عملية في الساحل الشرقي. |
Veya doğu sahilinde hâlâ ailesi var. | Open Subtitles | أو قد يكون لديها أحدٌ في الساحل الشرقي .. |
doğu sahilinde enerji krizi varken bana bunula geliyorsun. | Open Subtitles | و تضربني بهذا بينما يوجد أزمة طاقة على الساحل الشرقي |
Jamie'nin yelkenlisi ile doğu sahilinde, gidip gelerek kazandığı 110 bin ile Jamie'nin garajında çalışmaya başladılar. | Open Subtitles | لقد بدأوا بالعمل في مرأب " جايمي " ولديهم 110 ألف دولار يبيعون القوارب في الساحل الشرقي |
Tüm doğu sahilinde hava çok güzel. | Open Subtitles | كل الساحل الشرقي سيكون الطقس فيه جميل |
Olan oldu. doğu sahilinde yayınlandı bile. | Open Subtitles | الأضرار لحقت لقد أذيع في الساحل الشرقي |
Tarih kitaplarına göre Calafuego doğu sahilinde batmış. | Open Subtitles | حسنا، وفقا لكتب التاريخ سفينة "كالافويغو" قد غرقت في الساحل الشرقي |
Malının doğu sahilinde dağıtıldığından emin olmak istiyor. | Open Subtitles | في أنحاء الساحل الشرقي. |
Malının doğu sahilinde dağıtıldığından emin olmak istiyor. | Open Subtitles | في أنحاء الساحل الشرقي. |
Tam doğu sahilinde. | Open Subtitles | على يمين الساحل الشرقي |
Jamie'nin yelkenlisi ile doğu sahilinde, gidip gelerek kazandığı 110 bin ile Jamie'nin garajında çalışmaya başladılar. | Open Subtitles | لقد بدأوا العمل من مرآب (جيمي) بـ 110 ألف الذي أدخرها (جيمي) من بيع المراكب الشراعية على الساحل الشرقي. |
Tüm doğu sahilinde... | Open Subtitles | من بين جميع الأماكن في الساحل الشرقي! |
Bombanın doğu sahilinde bir yerlerde olduğunu tespit ettik. | Open Subtitles | لقد ضيَّقنا نطاق البحث عن القنبلة بمكان ما على الساحل الشرقى |