Yukarı doğu tarafı'nda biraz daha takıldığında bunu sürekli göreceksin. | Open Subtitles | ابقى بجوار الجانب الشرقي مدة أطول وسترى ذلك طوال الوقت |
Batı tarafı onların, doğu tarafı bizim. | Open Subtitles | سنقسم الاستاد إلى نصفين يأخذون هم الجانب الغربي و نحن الجانب الشرقي |
İki çocuğumu da Yukarı doğu tarafı'na kaybettiğimi düşünmekten nefret ediyorum. | Open Subtitles | أنا أكره أن أعتقد أنني فقدت كل اطفالي الى الجانب الشرقي الأعلى. |
- doğu tarafı bizde, Locke. - Orada ne var? | Open Subtitles | (نحن نتكفل بالجانب الشرقي يا (لوك - ماذا هناك؟ |
- doğu tarafı bizde, Locke. - Orada ne var? | Open Subtitles | (نحن نتكفل بالجانب الشرقي يا (لوك |
New Jersey? Ben seni daha yukarı doğu tarafı kızı olarak düşünmüştüm | Open Subtitles | إعتقدت بأنك بنت من أعلى الجانب الشرقى |
doğu tarafı'nda küçük bir yer açmayı planlıyoruz ama herhangi bir yanlış anlaşılma olmamasını istiyoruz. | Open Subtitles | نحن نخطط على افتتاح بقعه صغيره , في الجانب الشرقي لكن نريد ان نتأكد |
doğu tarafı çok soğuk ve yağışlı. | Open Subtitles | الجو بارد جدّاً و يوجد الكثير من الأمطار المتجمّدة في الجانب الشرقي |
Casey, doğu tarafı. Hadi, hadi. | Open Subtitles | كايسى" الجانب الشرقي للبنايه" إذهب إذهب إذهب |
doğu tarafı, köşeye doğru yürüyor. | Open Subtitles | الجانب الشرقي ، يسير نحو الزاوية |
Tamam doğu tarafı ben sayılırım. | Open Subtitles | أنا من الجانب الشرقي نعم |
Yukarı doğu tarafı'nın bulaşıcı olması mümkün mü? | Open Subtitles | هل الجانب الشرقي معد? |
doğu tarafı uyuşturucu evi. | Open Subtitles | منزل الكمين في الجانب الشرقي |
Bu Vladimir Yankovic, Güney doğu tarafı ve Staten Adası'ında uyuşturucu satıyor. | Open Subtitles | (هذا أحدهم، (فلاديمير يانكوفيتش يدير تجارة المخدارات في أسفل الجانب الشرقي وجزيرة ستاتن |
Onuncu katın doğu tarafı mı? | Open Subtitles | الجانب الشرقي للطابق العاشر؟ |
Arka giriş, doğu tarafı. | Open Subtitles | المدخل الخلفى ، الجانب الشرقى |