Fıskiye neden parkın doğu tarafında değil? | Open Subtitles | لم لم تكن النافورة التي في الجانب الشرقي من المتنزّه؟ |
Siz... siz beni tanımıyorsunuz ama, bizim arkadaşımız olan biri Yukarı doğu tarafında karşılıklı bir düşmanımızın olduğunu söylüyor ve şu an içeriden biraz yardım alabilsem gerçekten iyi olurdu. | Open Subtitles | أنتِ لا تعرفينني ، لكن صديقة لنا تعتقد أن لنا نفس الأعداء في الجانب الشرقي وأنا أحتاج إلى بعض المساعدة من الداخل حالاً |
Şu ana kadar telefonu, aşağı doğu tarafında 20 blok genişliğindeki alana daralttık. | Open Subtitles | حتى الآن، وجدنا الهاتف في نطاق 20 جادّة على الجانب الشرقي الأدنى. |
Alpha Takımı spor salonuna gidiyor. Bravo Takımı doğu tarafında kalıyor. | Open Subtitles | فريق الفا متوجهين إلى صالة الرياضة فريق برافو ابقوا في الشرق. |
Bir dakika, doğu tarafında bir apartman dairesi görüyorum. | Open Subtitles | أنتظر , أري شقه في شرق دادار دادار : هو مكان في مومباي ، وهي أيضا محطةسكة حديد |
Pekala, tam burada diyor ki Earl McGraw şehrin doğu tarafında depo olarak tasarlanmış bir eve gitti... | Open Subtitles | حسنا يقول إيرل ماكجرو هنا وكان قد ذهب إلى متجر الحديد والخردوات في الجزء الشرقي من المدينة، و .. |
"Romance Bar", doğu tarafında, onu almam için beni bekliyor. | Open Subtitles | حانة رومانيس, الجهة الشرقية انه هناك الان ينتظري حتى اقله |
Otelin doğu tarafında siyah bir Beemer var. Görüyor musun? | Open Subtitles | هناك سيارة سوداء على الجانب الشرقي للفندق، هل ترينها؟ |
Pekala, herkes binanın doğu tarafında toplansın. | Open Subtitles | إلى الجميع، اجتمعوا على الجانب الشرقي من المبنى، حسناً؟ |
Fakat yukarı doğu tarafında, Benim en çok pisliği bulduğum yerdir. | Open Subtitles | ولكن في الجانب الشرقي الراقي " "تكمن أشد القذارات التي أتلقاها |
Peki, buldum. Bulvarın doğu tarafında yaya. | Open Subtitles | حسنا ، وجدته ، يسير على قدميه في الجانب الشرقي من الجادة |
doğu tarafında alarm çalmaya başladığı zaman herkes bu kapıdan tahliye edilir. | Open Subtitles | عندما يتم تشغيل التنبيه في الجانب الشرقي من المصنع، الكل سيخرج من هذا الباب. |
doğu tarafında bu tip saldırıların çok yaygın olduğunu söylediler. | Open Subtitles | لقد قيل لي أن هجوم هذا النوع من العصابات أمرٌ شائع جداً على الجانب الشرقي منك |
İtfaiye ekipleri olay yerine geldiğinde doğu tarafında ağır alevlerle karşılaştılar. | Open Subtitles | قوات المطافي أتت حيث الحريق الذي نشب في الجانب الشرقي |
Geceleri genellikle çalışanlar olmaz. Merdivenler binanın doğu tarafında. | Open Subtitles | بالعادة لا يوجد عمالٌ خلال الليل ، السلالم في الجانب الشرقي من المبنى |
Sanırım kayboldunuz, bayım. Sizin odanız doğu tarafında. | Open Subtitles | اعتقد بأنك اضعت دربك سيدي .غرفتك في الجانب الشرقي |
Ama eğer şansını denemek istersen, trafo merkezi ve yedek şanzıman doğu tarafında. | Open Subtitles | لكن إذا أردت المحاولة النقطة الفرعية وصندوق المفاتيح في الشرق |
doğu tarafında, Freddy'nin bölgesinde, bir incir ağacı meyve vermeye başlar, ve aniden herkesin gözdesi olur. | Open Subtitles | بعيداً في الشرق (في داخل منطقة (فريدي شجرةُ تين تثمر وهي ضربة فورية للجميع |
Limanın doğu tarafında bir yerdeler. | Open Subtitles | انهم في مكان ما في شرق الميناء |
BM, Manhattan'ın doğu tarafında dört blok ücretsiz park yerine sahip ve olay bu. | Open Subtitles | القوات المتحدة يحصلون على 4 شوراع ليصفوا سياراتهم بالمجان في الجزء الشرقي من (مانهاتِن) وهذه هي الحقيقة |
Ekibinle gel. Üst kattayız, doğu tarafında. | Open Subtitles | تعال أنت وفريقك, نحن في أعل طابق, في الجهة الشرقية |
Senin hanen doğu tarafında mı? | Open Subtitles | بيتك فى الشرق اليس كذلك ؟ |
Otoparkın doğu tarafında iki adam daha vardı. | Open Subtitles | وكان رجالان آخران على الطرف الشرقي من موقف السيارات |