Sanırım beni 3 ay erken doğurduğu için kendinden utanıyordu. | Open Subtitles | أعتقد أنها تلوم نفسها, لأنها أنجبتني قبل الموعد بثلاثة أشهر |
Annem beni doğurduğu gün hastalanmış. | Open Subtitles | اليوم الذي أنجبتني فيه أمي، كان هو اليوم الذي أصبحت مريضة. |
Beni doğurduğu andan beri kaderimin bu olduğunu hissetmiş. | Open Subtitles | شعرت أنه "كان لديّ مصير منذ اللحظة التي أنجبتني فيها!" |
Annem beni doğurduğu için diri diri yakıldı. | Open Subtitles | أحرق والدتي على قيد الحياة لتلد لي. |
Annem beni doğurduğu için diri diri yakılarak öldürülmüş. | Open Subtitles | أحرق والدتي على قيد الحياة لتلد لي. |
doğurduğu tek oğlu kızıl hastalığı yüzünden yedi aylıkken ölmüş. | Open Subtitles | ابنها، الذي أنجبته مات بالحمى القرمزية وكان عمره 7 أشهر |
Öyleyse seni kendi doğurduğu oğlu gibi gördüğünü mü sandın? | Open Subtitles | إذًا هل كنت تظنّ أنها ستعتبرك كابن أنجبته بنفسها؟ |
Annem hakkında bütün bildiklerim, adının Avery Thorpe olduğu, ve beni 22 yaşındayken doğurduğu. | Open Subtitles | كل ماأعرفه عن أمي (أن اسمها هو (ايفري ثورب وقد أنجبتني في الثانية والعشرين من عمرها |
Kendi doğurduğu et parçalarını da yedi. | Open Subtitles | فأكلت من اللحم الذي أنجبته |