"doktorunun" - Translation from Turkish to Arabic

    • طبيب
        
    • طبيبك
        
    • طبيبه
        
    • طبيبها
        
    • دكتورة
        
    • طبيبكِ
        
    • لطبيبها
        
    • طبيبتك
        
    • طبيبتها
        
    Bu tür şeylerden öte bir tıp doktorunun yapabileceği pek birşey yoktu. TED تتجاوز هذه الأنواع من الأمور، لم يكن لدى طبيب كثير الذي يمكن القيام به.
    "İnsanlar bu yeni kuş doktorunun kim olduğunu merak etmeye başladılar." Open Subtitles وبدأ الناس يتساءلون عن طبيب العصافير الجديد والغريب
    Bu nedenle yeni kuş doktorunun kim olduğunu merak etmeye başladım. Open Subtitles حتى بدأت أتسائل من طبيب الطيور الجديد هذا
    Virginia, bu benim değil doktorunun ısrarı. Open Subtitles فيرجينيا ، ليس أنا من يصر على ذلك إنها تعليمات طبيبك
    Acısını dindirmek için, doktorunun tavsiye ettiği küçük bir ilaç içti... Open Subtitles لتخفيف آلامه، تناول حبّة بيضاء أوصى بها طبيبه
    Aklıma ilk gelen, doktorunun götün teki olduğuydu çünkü kadına söylebilirdi. Open Subtitles قلت في نفسي أن طبيبها مغفل لأنه كان يتوجب عليه إخبارها
    Deli doktorunun halısına her şeyi kustuğu yerde. Open Subtitles بينما كان يصب شجاعته على سجادة طبيب نفسي لعين
    Dresden'deki bir biyoloji enstitüsü doktorunun elinde bir aşı varmış. Open Subtitles على ما يبدو، طبيب في معهد البيولوجية في درسدن لديه حقنة بسيطة.
    1 Mayıs Salı, şirketin kendi doktorunun tavsiyesine karşın, Marilyn sabah 7'de setteydi. Open Subtitles في يوم الثلاثاء 1 مايو كانت مارلين في الموقع الساعة السابعة صباحا على عكس نصيحة طبيب الشركة
    -Benim bulduğum ölüm saatiyle başkanın doktorunun söylediği farklı çıkıyor. Open Subtitles يبدو أنه هناك أختلاف بين الوقت الذي حددته والوقت الذي حددته طبيب الرئيس
    Madem ikimiz de uzmanız, yani eşitiz, bırakalım doktorunun kim olacağına o karar versin, ne dersiniz? Open Subtitles وبرأيي بما أن كلانا طبيب بمعنى آخر: متساويين لم لاندعها تقرر طبيبها بنفسها
    Neden her izin fişinde çocuk doktorunun numarasını istiyorlar? Open Subtitles لماذا يريدون رقم طبيب الأطفال في أذن الغياب هذا؟
    Dunkilderry çok ilginç. Çocuk doktorunun ofisindeki bulmacaya benziyor. Open Subtitles دنكلديري جميلة جداً انها تشبه الاحجية في مكتب طبيب الاطفال
    Senin hassas doktorunun anlattığı kişi olmadığı ortaya çıktı. Open Subtitles تبين ان طبيبك الحساس هو ليس من يدعي انه هو
    - doktorunun ofisinden bir kadın. - Onu geri arayacağımı söyle. Open Subtitles سيدة من عيادة طبيبك - أخبريها أنني سأتصل بها لاحقاً -
    doktorunun bir hata yapmadığını veya kötü bir gününde gelmediğini düşünürsen. Open Subtitles اجل، شريطة أن لا يقّع طبيبك في أي خطأ أو شريطة أن لا تقع في يوم سيء.
    Sağlık Kanunu der ki; bir hastanın tedavisi ve nakli yanında hazır bulunan doktorunun isteğine göre kararlaştırılır. Yani benim. Open Subtitles القانون الطبي ينص على أن علاج ونقل المريض يحدده طبيبه المعالج
    Hayır, doktorunun uykuya ihtiyacı var. Onu bulmaya çalışmamı ister misin? Open Subtitles لا، يحتاج طبيبه إلى غفوة أتريدين منّي محاولة إيجاده؟
    Julie astım tedavisi olmak üzere doktorunun muayenehanesine gidiyor. TED جولي ذهبت إلى عيادة طبيبها .لتعالج مرض الربو الذي تعاني منه
    ama yine de eğer nineniz burada olsaydı doktorunun diğer herkesle olduğu kadar onunla da ilgilenmesini istemez miydiniz? Open Subtitles رغماً عن ذلك، لو كانت جدتك هنا ألن ترغبوا بأن يقضي طبيبها نفس الوقت الذي يقضيه مع غيرها؟
    - Sen Aşk doktorunun kahverengi gözlerini süzerken, ben de Galler için göz kırpıyorum, dostum. Open Subtitles أنا أطرف كقوة موجهة يا صاح بينما تتوجه بعينين متسعتين إلى دكتورة الحب ظننتها تبدو شاحبة
    Ona doktorunun adını ver yeter. Harika bir iş başarmış. Ben şimdi.. Open Subtitles أعطها إسم طبيبكِ فحسب لقد قام بعمل رائع الآن، أنا..
    Korunaklı bir merkezdesiniz tehlikeli bir hasta kaçtı ve doktorunun tatile çıkmasına izin mi veriyorsunuz? Open Subtitles أنت في حالة من الإقفال مريضة خطرة قد هربت وتسمح لطبيبها المباشر بأن يأخذ أجازة ؟
    Benim gibi güzel ve yetenekli doktorunun gitmesiyle yani. Open Subtitles هل أنت ستكون علي ما يرام ؟ مع طبيبتك المسئولة عنك التي تكون لطيفة و مهارة مثلي ترحل ؟
    Şey, birkaç saatte bir ateşini kontrol et ve ters giden bir şey olursa, ne olursa olsun doktorunun numarası buzdolabının üzerinde, tamam mı? Open Subtitles قيسي درجة حرارتها كل ساعتين وإن حدثت أية مشكلة، أي شيء على الاطلاق، فرقم طبيبتها على الثلاجة، اتفقنا؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more