"dokusuyla" - Translation from Turkish to Arabic

    • أنسجة
        
    • بنسيج
        
    Ve ikincisi, eğer insan dokusuyla çalışıyorsanız ve bağışçı ile ailesini merak ediyorsanız onlara bir mektup yazın. TED وثانيًا، لو تعمل مع أنسجة الإنسان وتتسائل عن المتبرع وعن عائلته اكتب لهم خطابًا
    Başın arkasının beşte ya da belki dörtte biri, alttaki beyin dokusuyla birlikte... tahrip olmuştu. Open Subtitles حوالى خمس أو ربع الرأس أنفجر للخارج ومعها أنسجة الدماغ الكامنة
    Ben daha çok dişeti tümörleri ve ağzın yumuşak dokusuyla ilgileniyordum. Open Subtitles كنت مهتمة بشكل رئيسي حول تورمات الأسنان و كذلك ارتخاء أنسجة الفم
    Saplanan dişin çevresi yara dokusuyla kaplanmış. Open Subtitles آثار الأسنان المغروزة أُحيطت الآن بنسيج الندبة
    Eğer gözlerinizi ondan alıp kolunuzun altından her şeyin ötesine bakabilirseniz, elinizi içine batırabileceğinizi hissettiren dokusuyla akıl almaz bir siyahlık vardır. TED وإذا استطعت أن تبعد عينيك بعيدا عن ذلك وأن تنظر تحت يدك إلى أسفل إلى كل شيء آخر، سترى سوادا مبهما، بنسيج تشعر وكأنك تستطيع أن تغمس يدَك فيه.
    İşte evrenin dokusuyla maddenin bu etkileşimi, Kitt Peak'teki tuhaf görüntüleri açıklamamıza imkan sağlıyor. Open Subtitles هذا التفاعل الماديّ بنسيج الكون هو ما يُساعدنا على تفسير المشاهد الغريبة بقمّة "كيت".
    Yani aşağı bakıyorsun ve maalesef her şey aynı görünüyor, çünkü beyin kanseri dokusuyla sağlıklı beyin dokusu tam olarak aynı görünüyor. TED لذا، فأنتم تنظرون إلى الأسفل، و لسوء الحظ كل شيء يبدو متشابها، لأن أنسجة الدماغ المصابة بالسرطان و أنسجة الدماغ السليمة تبدو متشابهة تماما في الواقع.
    Larva farenin dokusuyla besleniyor. Open Subtitles اليرقات تخللت أنسجة الفأر

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more