"doldurmuştu" - Translation from Turkish to Arabic

    • ملأ
        
    • ملأني
        
    • حَشاه
        
    Son gelen Papa, bavulunu havlular ve tuvalet kağıtlarıyla doldurmuştu. Open Subtitles لان البابا السابق قد ملأ علبة الحلاقة بالبسكويت
    Kızlar merkezde duruyordu, erkekler merdivenleri doldurmuştu. Open Subtitles وقفت الفتيات في المنتصف بينما ملأ الشبان المدرّجات
    Noel'in ani ölümü Vera'yı kahır ve suçlulukla doldurmuştu ve bildiği tek yolda ilerledi. Open Subtitles موت (نويل) المفاجئ ملأ (فيرا) بالندم والذنب فتصرّفت بالطريقة الوحيدة التي تعرفها
    Toulouse'un sözlerini susturmak istedim ama beni kuşku ile doldurmuştu. Open Subtitles أردت أن أتجاهل ما قاله تولوز لكنه ملأني بالشك وثمة طريقة واحدة كي أتأكد
    Toulouse'un söylediklerini kafamdan atmaya çalıştım, ama beni şüpheyle doldurmuştu. Open Subtitles أردت أن أتجاهل ما قاله تولوز لكنه ملأني بالشك
    Eski bir arkadaşım içini doldurmuştu. Open Subtitles إميت: صديق قديم حَشاه :
    Bay Tae buraya ilk geldiğinde bunu doldurmuştu. Open Subtitles السيّد (تاي) ملأ هذه عندما جاء هنا في البداية.
    Eski bir arkadaşım içini doldurmuştu. Open Subtitles إميت: صديققديم حَشاه:

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more