| Bu akşam buraya geldim çünkü erkek arkadaşım olan domuza öfkeliydim. | Open Subtitles | لقد جئتُ إلى هنا الليلة لأنني كنت غاضبة من خنزير صديقي |
| Ortaya çıkan embriyo sonra taşıyıcı annenin rahmine yerleştirildi ve bir domuza dönüşmesi sağlandı. | TED | ثم يوضع الجنين الناتج في رحم أم بديلة ويسمح له بالانقسام إلى خنزير. |
| Su kaynağına düşen traktör olsun Betty teyzenin domuza takılan peruğu... | Open Subtitles | الجرار في حفرة السباحة؟ شعر العمة بيتي المستعار على الخنزير الصغير؟ |
| Şayet o domuza herhangi bir cazibeli işmarda bulunursan hiç terddüt etmeden o güzel kafanda sikimi sokacak kadar bir delik açarım. | Open Subtitles | أنت تعطي أن الخنزير كثيرا كما دافع مغر، انا ذاهب لتفجير حفرة في رأسك كبيرة بما يكفي ل الجمجمة اللعنة عليك في |
| Mesela, bir domuza nasıl kanat takacağımızı bulmaktan çok uzağız. | TED | فما نزال بعيدين كل البعد عن معرفة مثلاً، كيف نعطي للخنزير جناحين. |
| Tıpkı o tımarhanedeki domuza yaptıkları gibi. | Open Subtitles | كما فعلوا بالخنزير الصغير في مزرعة المخابيل |
| Bir keresinde salonumuzun yerinde bir domuza dokuz yavru doğurtmuştum. | Open Subtitles | مرة، ساعدتُ خنزيرة في ولادة 9 خنازير صغار على أرضية غرفة جلوسنا |
| Büroda görevli; küçük, domuza benzeyen... ve yüzü pek sevimsiz olan birisiydi. | Open Subtitles | عرف مسؤول في مكتب المراقب المالي، والقليل من خنزير مع الوجه الأكثر طيفين. |
| Eğer kalori paketini seçerse şişko bir domuza dönüştüğünü düşünmüyordur ki bu da mutlu bir evliliği var demektir. | Open Subtitles | اذا قام بإختيار ذو السعرات الحرارية الكثيرة فهو لايمانع أن يتحول إلى خنزير منتفخ مما يعني أنه متزوج وسعيد، والأمر بخير |
| Veya temiz idrara ihtiyacınız olursa veya göbekli domuza, ayrıca o adamı da tanıyorum. | Open Subtitles | وإن كنتنَّ تحتاجن بولٌ نظيف، أو خنزير صغــير، أعلم ايضًا رجل. |
| Hayvan bağırsaklarını etrafa yaydı ve doğacak ilk Wilhern kızının yüzünün domuza benzemesini diledi. | Open Subtitles | وأمرت بأن تولد الابنة التالية لعائلة ويلهرن بوجه خنزير وفقط عندما يقوم شخص من نوعكم |
| Şimdi ilk ve son defa olarak stüdyomuzda beyaz bir domuza söz vereceğiz. | Open Subtitles | لدينا الآن للمرة الأولى والأخيرة في الأستوديو، خنزير أبيض |
| Palyaço olması gerekiyordu ama biraz domuza benzedi ben de palyaço domuz ismini verdim. | Open Subtitles | لقد كان من المفترض أن يكون مهرج ولكنه تحول إلى خنزير لذا سميته المهرج الخنزير |
| Bu gece bir domuza katlanmak zorunda kalacak, tek karım değil. | Open Subtitles | الليله زوجتي لن تكون الوحيد التي تستمتع بلحم الخنزير |
| Yanlışlıkla bir zırhı devirmiştim ve mızrak, yavru bir domuza saplanmıştı. | Open Subtitles | فقد أسقطت خطأَ بدلة مدرعة وأصاب الرمح الخنزير |
| Bir domuza pamuklu elbise giydirdik ve bir sigarayla yaktık. | Open Subtitles | ألبسنا الخنزير برداء قطني وأشعلناه بسيجارة |
| Evet, domuza bindiği için gazetede resmi çıkması yeteerince kötüydü. | Open Subtitles | أجل, ألَم يكفهِ ظهوره في تِلكَ الجريدة وهو يقود ذلِكَ الخنزير |
| Bu koyun traş edildikten sonra bir domuza benzemedi mi? | Open Subtitles | هذه الغنمه محلوقة الصوف تبدو مثل الخنزير |
| Tüm bildiğim eğer o ekmeği domuza vermiş olsaydım kendimi pek çok beladan kurtarmış olacaktım. | Open Subtitles | كلّ ما أفهمه أنّني كنتُ وفّرتُ على نفسي الكثير من المُعاناة لو أنّني فقط، أعطيتُ ذلك الخبز للخنزير |
| Penelope, domuza benzeyen başka yerin var mı? | Open Subtitles | لا تشجعيهم بنلوبي هل لديك أجزاء أخرى شبيهه بالخنزير ؟ |
| Erkekler erkek olmaktan vazgeçmeli ve sıradan domuza dönmeliler! | Open Subtitles | الرجال تتوقف عن كونهم الرجال وتتحول إلى خنازير شائعة! |
| Konu karpuzsa bir domuza güvenemezsin. | Open Subtitles | لا تستطيع الثقة بخنزير حول البطيخ ، فهمتني؟ |
| Sonra gireceksin içine ama yavas yavas. Bir domuza mizrak saplar gibi sokmayacaksin. | Open Subtitles | وعندها تدخل لكن ببطء لا تحشره كما لو كنت تخترق خنزيرا برمح. |
| Tırnaklarımın içi öyle vıcık vıcık ki, solucan arayan domuza benziyorum. | Open Subtitles | هناك الكثير من القذارة تحت أظافري، أبدو وكأني كنت أداعب خنزيرًا |
| Şişteki bir domuza artık kesinlikle farklı gözle bakacağım. | Open Subtitles | لن أنظر لخنزير مشوي بتلك الطريقة ثانية |
| Kuzenim, bir domuza kaçmış demek. | Open Subtitles | تبدوا كالخنزير الذي هربت معه إبنة عمي |