Ajan Dorneget'e Grismer'ın oda arkadaşlarını teker teker getirmesini söylemiştim. | Open Subtitles | لقد جئت الى هنا وكانوا جميعهم سويا لقد أخبرت العميل دورنيجيت أن يحضر رفقاء جريزمير فى السكن واحد تلو الأخر |
Kanıt odasından Dorneget'dı da al yanına, olur mu? | Open Subtitles | أنت,قم بسحب دورنيجيت من غرفه الأدله هلا فعلت ذلك؟ |
Patlamış fren izlerini sürmesi için Dorneget'ı görevlendirdim ve McGee de Manheim'ı güvenli eve bırakmak için yolda. | Open Subtitles | حسنًا,لقد أرسلت دورنيجيت لتعقب بقع زيت الفرامل و ماكجي في طريقه للمنزل الآمن مع مانهيم |
Ajan Dorneget, onu Norfolk'a kadar götürdü. | Open Subtitles | العميل دورنجيت قام بالقياده به طوال الطريق الى منتصف نورفولك |
Evet, Dorneget, GS-11 sınavın için. | Open Subtitles | أجل,دورنجيت من أجل اختبارك للمعايير العامه المستوى الحادى عشر |
Dorneget, beni dinle. Otel tehdit altında. | Open Subtitles | دورنيجيت ، إستمع إلىّ هُناك تهديد على الفندق |
Özel Ajan Dorneget ekibimin önemli bir üyesiydi. | Open Subtitles | العميل الخاص دورنيجيت كان عضواً فعالاً فى فريقنا |
Ajan Dorneget'le olan kişisel bağın NCIS'de bilinmiyordu. | Open Subtitles | علاقتك الشخصية مع العميل دورنيجيت لم تكُن معروفة بداخل خدمة التحقيقات الجنائية البحرية |
Keşke Dorneget de yanımızda olsaydı. | Open Subtitles | كُنت أتمنى فقط لو أن دورنيجيت كان معنا هُنا |
Dorneget'in yüklediği şarkıları dinliyorum. | Open Subtitles | أنا أستمع إلى هذه الأغانى التى قام دورنيجيت بتحميلها |
Dorneget beni dinle. Otel tehdit altında. | Open Subtitles | دورنيجيت ، إستمع إلىّ هُناك تهديد على الفندق |
Dorneget'in Kuzey Korelilerle bağlantısının ortaya çıkması çok garip. | Open Subtitles | كيف تمكن دورنيجيت بحق الجحيم التواصل مع الكوريون ؟ |
Dorneget'in inanılmaz muhteşem bir dahi olduğunu öğrenmiş bulunuyoruz. | Open Subtitles | حسناً ، أستطيع فقط أن أقول أن دورنيجيت كان نوعاً ما مجنوناً وعبقرى مُدهش |
Bu gelen Dorneget ise, yemin ederim ki... | Open Subtitles | اذا كان هذا دورنيجيت أقسم أننى |
- Ajan Dorneget'in annesi. - Subay Teague. | Open Subtitles | أم العميل دورنيجيت الضابطة تيج |
Gibbs, Dorneget kurtulmadı. | Open Subtitles | جيبس ، دورنيجيت لم يستطع إنجاز الأمر |
Ajan Dorneget'in Pentagon'a erişimi vardı. | Open Subtitles | من خلال تواصل دورنيجيت مع البنتاجون |
Dorneget'in zamanını harcamaktansa burada sadece ziyaretçilerin yaptığı şeyleri yaparak, ziyaretçi olarak durabilirim. | Open Subtitles | بدلاً من اضاعة وقت دورنجيت ماذا لو بقيت هنا كزائر.. |
Dorneget, haydi Ajan DiNozzo'ya bir ders verelim. | Open Subtitles | دورنجيت دعنا نلقن العميل دينوزو درسا |
- Durumu iyi. Dorneget onu, kardeşinin yanına bıraktı. | Open Subtitles | بخير دورنجيت قام بتوصيله |
- O kadın her erkeğin tipi Dorneget. | Open Subtitles | أنها من النوع المفضل لدى كل الرجال، يا (دورنغيت). |