Valla Drexel'da iş teklifi almamın tek sebebi göğüslerimi görmek istemesidir. | Open Subtitles | أنا متأكدة أنه لم يعينني في دريكسل الا لينظر الى صدري |
Mavi tim, Anson Fullerton Drexel Oteli'nde. | Open Subtitles | إلي الفريق الأزرق أنسن متواجد بفندق دريكسل |
Onu Drexel'a, gerçekten yardım görebileceği bir yere götürüyorum. | Open Subtitles | سوف اخذها لمستشفى الجامعة, دريكسل, مكان يساعدو فيه الاشخاص. |
Daha da mantıksızı 5 dakika sonra sinyalin 75 kilometre uzaktaki Drexel Heights'ta bir baz istasyonundan gelmesi. | Open Subtitles | هذا لا معنى له الذي لا يعني أيضا هو أنه بعد 5 دقائق تبعت الإشارة لبرج في مرتفعات دريكسل على بعد 50 ميلا |
Hadi Drexel Partisi'ne gidelim. | Open Subtitles | ما رأيكم أن نذهب الى حفلة دريكسل |
Bu duvarların arasında bir şeye ihtiyacın olursa, Drexel getirir. | Open Subtitles | إذا أحتجت إدخال شيء إلى هذا المكان، فأن (دريكسل) يوصله. |
Varlığından haberdar olanlar ona Drexel diyorlar. | Open Subtitles | " الأشخاص الذين يعلمون بوجوده يُطلقون عليه إسم " دريكسل |
Eğer Drexel'i yakında bulamazsak elimizde bir ceset daha olacak. | Open Subtitles | ، إذا لم نجد(دريكسل) قريباً فسنجد جثة أخرى بين يدينا |
Drexel Üniversitesinden mezun. | Open Subtitles | تَخرّجَ مِنْ جامعةِ دريكسل. |
Aşağı yukarı 5 yıI önce, ...John Drexel'in şirketi Merced Finansal Hizmetler ile ortaklık anlaşması yaptı. | Open Subtitles | وقبل حوالي خمس سنوات، دخل شراكة مع "خدمات (ميرسيد) الماليّة" شركة (جون دريكسل) |
Drexel'in ekibi davada resmi olarak aklanacak. En fazla birkaç saat sürer. | Open Subtitles | فريق (دريكسل) يجب أن يُصرّح له رسمياً بتتبّع الآثار، وذلك سيستغرق بضع ساعاتٍ |
Dikkatini dağıtarak Drexel'i dağdan uzak tutacak. Sana uyar mı, Sophie? | Open Subtitles | سوف تبعد (دريكسل) عن الجبل، وتصرف إنتباهه أأنتِ موافقة على ذلك يا (صوفي)؟ |
Drexel, sizin yukarıda olduğunuzu görürse, ...ne işler çevirdiğimizin farkına varır, ...ve biz de elimizdeki tek fırsatı kaçırmış oluruz. | Open Subtitles | إذا رآكِ (دريكسل) هنا، فسيكتشف ما نقوم به، وسنفقد الأفضليّة الوحيدة التي لدينا |
Drexel'in ekibi hazır olmuşa benziyor. Onlarla nasıl yarışmamı istiyorsun? | Open Subtitles | يبدو أنّ فريق (دريكسل) على أهبة الإستعداد لأيّ درجة تريدني أن أؤخّرهم؟ |
Drexel de bizle aynı fikre sahip. | Open Subtitles | كان عند (دريكسل) نفس الفكرة التي كانت لدينا |
Drexel kendine daha fazla zaman ayıracağını söylemişti. | Open Subtitles | قال (دريكسل) أنّه سيقضي المزيد من الوقت الإحتياطي |
Evet, Drexel ödemesini alıyor ve tehlikeyi kazasız belâsız atlatıyor. Hardison, onun telefonunu kapat. | Open Subtitles | أجل، يحصل (دريكسل) على المال، ويهرب أغلق هاتفه يا (هارديسون) |
Bayan Scott sayesinde, ...kocasının bulunduğu yeri saptadım, fakat Drexel'in kurtarma ekiplerini gönderdiği yerle aralarında bayağı mesafe var. | Open Subtitles | حسناً اسمعا، بفضل السيّدة (سكوت)، لدي إحداثيّات زوجها، ولكن الموقع بعيد جداً من الموقع الذي أعطاه (دريكسل) لطواقم الإنقاذ |
Drexel'in hisse senetlerinin yükseldiğinden haberi yok, değil mi? | Open Subtitles | لا فكرة لدى (دريكسل) أنّ أسهمه في تصاعد، صحيح؟ |
Kötü haber, Drexel defterin bizde olmadığını biliyor. | Open Subtitles | الأنباء السّيئة هي أنّ (دريكسل) يعلم أننا لم نحصل على دفتر الملاحظات حتى الآن |