"duluth" - Translation from Turkish to Arabic

    • دولوث
        
    • دلوث
        
    • دلث
        
    • بولدجز
        
    • دولق
        
    • ديليوث
        
    Andrew, Duluth Minnesota'dan Detroit'e taşınmıştı. TED لقد انتقل اندروا الى ديترويت من دولوث مينسوتا
    Ama adam Duluth'ta yaşıyormuş. Duluth nerede? Open Subtitles ثم اكتشفنا أن الشخص يعيش في دولوث أين دولوث ؟
    Doktor iş yapabilir dedi, o yüzden... Duluth'tan yine çiçek geldi sana. Open Subtitles ..الدكتور أعفاني مِن العمل لذا "أتت المزيد مِن الزهور لك مِن "دولوث
    Geçen gün Duluth'tan bir memur geldi ve biraz konuştuk filan. Open Subtitles "يوم سابق , جاء نائب من "دولوث وتحدثنا أنا وهو بالأمر
    Bak genç, şu an Duluth'dayız, o yüzden teknik olarak tüm postaların üstünde Duluth yazıyor. Open Subtitles "اسمع يا ابني , نحن في "دلوث لذا تقنيًا "كل الرسائل البريدية مُتجهه إلى "دلوث
    Sadece Duluth'ten kaf dagina uzanan milyonlarca salgam tarlasinda birbirlerinin kafalarini kiran madenciler, çiftçiler ve ruhsal çöküntü yasayan 1. Open Subtitles فى حقول يزرعون بجوار(دلث) و ابعد اسألك كيف ستشرع هذا؟ بإحيائه و الإستثمار بفريق
    Veya Duluth'a gelip bu ikisiyle sıcak çatışmaya girdiği gerçeğine? Open Subtitles او انه في دولوث حدث صراع المباشر مع هؤلاء الاثنان ؟
    Duluth'tan sonra neye dokunsam öyle. Open Subtitles كل شيء ألمسه، منذ أن كنت في دولوث
    Duluth'taki seminere yetişebilmemiz için onu erkenden kaldırmam gerekiyordu. Open Subtitles اضطررت لإيقاظه باكرًا لأجل خطابه في "دولوث"
    Yani, Duluth yosmaları gibi giyiniyorsun ama oğlum sevmiş işte. Open Subtitles أقصد بأنك ترتدين مثل "مومس في مدينة "دولوث لكن يبدو أن ولدي يحب ذلك
    Salı günü tüm ekip Duluth'daydık Marriott'ta mola verdik. Open Subtitles أخذوا الفريق كاملا إلى دولوث يوم الثلاثاء "انتشار كبير في "الماريوتي
    Beni arayıp Duluth'ta el konulduğunu söylediler. Open Subtitles "قاموا بالإتصال عليَ , قالولي أنها احتُجِزت في "دولوث
    Biliyorum ama sen Duluth'taydın, ben de düşündüm ki... Open Subtitles "أعلم , لكنك كُنت في "دولوث ..لذا افترضت
    Bir araç çalıyor, ben onu kenara çekiyorum yoluna devam ediyor, araca el konuluyor ve adam Duluth'ta kalıyor. Open Subtitles يسرق سيارة , أقوم بتوقيفه" يبتعد , تُحجز السيارة "ويبقى في "دولوث
    Duluth Yüksek Okulunda bir dönem drama dersleri verdim. Open Subtitles ماذا بعد؟ درّست الدراما لفصل واحد في كلية (دولوث جونيور)
    Duluth'tan biri sana taksine kimi alacağını mı söylüyor? Open Subtitles رجل ما في (دولوث) يقرر مَن يبقى في الشاحنة؟
    Duluth'ta 5. Yıllık Entomoloji Konferansı var. Open Subtitles -المؤتمر السنوي الخامس لعلم الحشرات في (دولوث)
    Duluth Minnesotalı Todd Slauson'a gidecek. Open Subtitles تود سلاسن من دولوث, مينوسوتا
    Bonibon bitmiş. Ta Duluth'tan buraya geldiniz demek? Open Subtitles لديهم MM's انتهت شوكولاتة إذًا , هل قُدتما طوال الطريق مِن "دلوث
    Iste basladi sevgili dinleyenler, Duluth baslama vurusuyla topu Chicago'ya verdi. Open Subtitles المباراه بدأت و الكره مع (دلث) (هاردلج هانسن) يقزف الكره
    Dördüncü çeyregin bitmesine sadece bir dakika kaldi ve Duluth kendi 35 yarda çizgisinde sikismis durumda. Open Subtitles (دلث) فى خط الـ35 ليس لدى(بولدجز) شيئاً يبكون عليه
    Neden Duluth Akıl Hastanesi'ni arayıp amcam Linus bizimle yaşayabilir mi diye sormuyoruz? Open Subtitles لما لانتصل فقط بمستشفى دولق للأمراض العقليه ونقول عمي (لينوس) يستطيع العيش معنا
    Duluth'a bile yolladık. Open Subtitles نحن نَحْصلُ على النصائحِ على بعد ديليوث

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more