Sanırım onu durdurduk, Böö. Artık güvendesin. Yaramazlık yapma, tamam mı? | Open Subtitles | أعتقد أننا أوقفناه يا بوو أنت في أمان، كوني فتاة طيبة |
Sanırım onu durdurduk Boo. Artık güvendesin. Uslu bir kız ol tamam mı? | Open Subtitles | أعتقد أننا أوقفناه يا بوو أنت في أمان، كوني فتاة طيبة |
Ve gemiyi durdurduk, ve burası bilim adamlarının tam olarak öngördüğü gibiydi. | TED | و اوقفنا القارب، و بالضبط كما تنبا العلماء. |
Voila! "Sanırım kanamayı durdurduk" demenin Fransızcası. | Open Subtitles | رائع , هذه فرنسيه لأنى أظن اننا اوقفنا النزيف |
Uyanış normalde bir kerede olur, ama biz aslında tam ortasında durdurduk. | Open Subtitles | الإستيقاظ يحدث بالعادة دفعة واحدة لكننا في الحقيقة توقفنا في منتصف العملية |
Büyük bir istilayı durdurduk. Üç gün içinde sınırı aşacaklardı. | Open Subtitles | لقد أوقفنا غزو رئيسي منذ ثلاث أيام وهم يعبرون الحدود |
Onları durdurduk ve bize yaptıklarına bak. | Open Subtitles | لقد أوقفناهم ولكن أنظر ماذا فعلوه لنا |
Her iki olayda da onu durdurduk. Fakat bir dahaki sefer garanti değil. | Open Subtitles | وفي كل الحالتين قمنا بإيقافه ولكن لايوجد هناك ضمانات أننا سنكون محظوظين المرة القادمة |
Bunu biz halledebiliriz. Onu daha önce durdurduk. | Open Subtitles | نستطيع أن نتعامل مع هذا لقد أوقفناه من قبل |
- İyi haber; zamanında durdurduk. | Open Subtitles | الخبر الجيد أننا أوقفناه فى الوقت المناسب |
Şükürler olsun ki onu zamanında durdurduk. | Open Subtitles | الشكر لله أننا أوقفناه في الوقت المناسب. |
- Çok teşekkür ederim, - ...bunu yapamadan onu durdurduk. - Dedektif. | Open Subtitles | أننا أوقفناه قبل أن يفعل نحن نقدر شهادتك |
Onu durdurduk; fakat bu işi göze batmadan halledemedik. | Open Subtitles | لقد أوقفناه لكن لم نستطع فعل ذلك بهدوء |
Ama bir yerde onu daha önce bir kez durdurduk. | Open Subtitles | لكن في أحد الأماكن أوقفناه ذات مرّة |
Memurlar alanı arıyorlar. Diğer treni de tünelin içinde durdurduk, şu an onu arıyorlar. | Open Subtitles | الضباط يبحثون فى هذه المنطقة لقد اوقفنا القطار الآخر هنا |
Kanamayı durdurduk fakat yaralarınız henüz iyileşmedi. | Open Subtitles | ولقد اوقفنا النزيف وانت لم تتعافى بالكامل |
Sana bir uçak almanın ve Ry-ry ile evlenmenin eğlenceli olacağını işleyip durdu.. Ama işler resmi bir hale gelmeden biz bunu durdurduk.. | Open Subtitles | انت ظننت انه سيكون جميلا ان تصعدي الطائرة مع رايان وتتزوجيه لكننا اوقفنا ذلك قبل ان يكون رسمياً |
Kalbine bakarken, bir şey göremeden kalbini durdurduk. | Open Subtitles | المرة الوحيدة التي نظرنا داخل قلبها توقفنا قبل أن نتمكن من رؤية شئ |
Kalbine bakarken, bir şey göremeden kalbini durdurduk. | Open Subtitles | المرة الوحيدة التي نظرنا داخل قلبها توقفنا قبل أن نتمكن من رؤية شئ |
Bir bakalım. O zaman dünyayı durdurduk. Bunların hepsi, mevcut olan | TED | فلنرى. لقد أوقفنا العالم. هذه هي إحصائيات الأمم المتحدة |
İç kanamayı durdurduk, fakat boynunda ciddi bir hasar var. | Open Subtitles | لقد أوقفنا نزيف البطن الداخلي لكن، لديه إصابة خطيرة في العنق |
Başardık, Binx. durdurduk onları. | Open Subtitles | فعلنهاها يا بينكس, أوقفناهم |
Evet, çünkü biz onu durdurduk. | Open Subtitles | أجل، وهذا لأننا قمنا بإيقافه |
Aynandan sarkan CD yüzünden durdurduk. | Open Subtitles | هل تتحدث الإنجليزيه أو الأسبانيه؟ ما الأمر؟ أوقفناك لوجود أسطوانه مُعلقه بمرآتك |