Hakkında söylenenlere uyuyor. durdurulamaz bir suikastçı. | Open Subtitles | إنه يحب الحفاظ على بريق شجاعته، و هو قاتل مأجور لا يمكن إيقافه |
Demiryolu Sör Charles'ın toprağından geçecek, durdurulamaz bir boğa gibi üstümüze gelecek, ve 1845'de olduğu gibi tamamen mahvolacağız! | Open Subtitles | القطار سيعبر من خلال ملكية السير تشارلز و يتجه نحونا كثور لا يمكن إيقافه و سننتهي بحلول عام1845 |
durdurulamaz bir hal aldı. Her yerde, tüm gezegende. | Open Subtitles | لا يمكن إيقافه إنه في كل مكان، في الكوكب بأكمله |
Ölümün yüzünü taşıyan durdurulamaz bir şeytanın ta kendisi. | Open Subtitles | فهو شيطان لا يمكن وقفها مع مواجهة الموت. |
Zihnini durdurulamaz bir güç ve kaçılamaz bir lanet olarak görmek arasında gidip geliyor gibisin. | Open Subtitles | يبدو أنك تتناوب بين عرض عقلك كقوة لا يمكن وقفها وكعنة لا مفر منها. |
durdurulamaz bir ordu mu? Ölülerden mi oluşmuş? | Open Subtitles | أتقول جيش لا يمكن إيقافه وأفراده من الموتى؟ |
durdurulamaz bir takım oluruz. | Open Subtitles | سوف نصبح فريقاً لا يمكن إيقافه |
1,500 metre yüksekliğinde tozdan durdurulamaz bir duvar Phoenix'in üzerine çöktü. | Open Subtitles | حائط ترابي بارتفاع 5000 قدم لا يمكن إيقافه "يضرب "فينيكس |
Bebek durdurulamaz bir şeydir. | Open Subtitles | الآن، الطفل شيئ لا يمكن إيقافه |
durdurulamaz bir yaratık. | Open Subtitles | لا يمكن إيقافه |