Aksi takdirde, seni ve aileni öldürene kadar durmayacaklar. | Open Subtitles | ما عدا ذلك هم لن يتوقفوا حتى انت وعائلتك ميتون |
Kaçtık, çünkü bu insanlar biz ölene kadar durmayacaklar. | Open Subtitles | فعلنا هذا لأن من نتعامل معهم لن يتوقفوا قبل وفاتنا |
Yüzbaşıları öldürüldü ve de katilini bulana dek durmayacaklar. | Open Subtitles | الكابتن قد قتل ولن يتوقفو حتى يجدو القاتل |
Haber avcıları benim hikayemi alana kadar durmayacaklar. | Open Subtitles | كلاب الأخبار لن تتوقف حتى يحصلون على قصتي |
Şiddet yanlısı insanlar onu saf dışı etmeden durmayacaklar. | Open Subtitles | الاشخاص العنيفة لن يوقفهم اي شئ لتصفيته |
Burayı bir kere geçtikten sonra hedefe ulaşana kadar durmayacaklar. | Open Subtitles | بمجرد أن يتخطوا المواقع المتفق عليها لا يحتاجوا إلى أوامر آخرى للإستمرار |
Ve eğer onları şimdi yakalamazsak benden sonra da durmayacaklar. | Open Subtitles | وإن لم نقبض عليهم الآن، لن يتوقفوا عن إضطهادي |
Onlara karşı koymalıyız Şerefsizler durmayacaklar. | Open Subtitles | علينا مواجهتهم. أو الملاعين لن يتوقّفوا. |
Her zaman, her yerde ve hepimiz ölüp tarihten silinmeden asla durmayacaklar. | Open Subtitles | ولن يهدأوا حتى يمحى كل واحد منا من على وجه التاريخ |
Beni ve değer verdiğim her şeyi yok edene kadar da durmayacaklar. | Open Subtitles | ولن يستريحوا حتى يدمروني ويدمروا كل أحبائي |
Uzaklaştık çünkü başa çıkmaya çalıştığımız insanlar biz ölene kadar durmayacaklar. | Open Subtitles | فعلنا هذا لأن من نتعامل معهم لن يتوقفوا قبل وفاتنا |
Ve bulacağımız tek sığınak kaos olana kadar durmayacaklar. | Open Subtitles | الفرس سوف لن يتوقفوا حتى نجد الملجأ الوحيد محطم ومبعثر. |
Cesedi alana kadar durmayacaklar. | Open Subtitles | والمدير قلق جداً حول أنّهم لن يتوقفوا حتى يحصلوا على جثة |
Dün gece köyüne saldıran adamlar beni bulup öldürene kadar durmayacaklar. | Open Subtitles | الرجال الذين شنوا الهجوم على قريتك ليلة امس لن يتوقفوا حتى يعثروا عليّ ويقوموا بقتلي |
Yani hepimiz onlara katılana ya da ölene kadar durmayacaklar. | Open Subtitles | ذلك يعني أنّهم لن يتوقفوا حتى ننضم لهم جميعًا أو نموت |
Başımızda sözleşmelerimiz olsa bile bu pislikler biz temelli yok olana ve ölene kadar durmayacaklar. | Open Subtitles | قد يكون لدينا عقود جيدة على رؤوسنا لأن هولاء الحثالة لن يتوقفوا قبل ان نموت جميعاً |
Bunu başarana kadar da durmayacaklar. | Open Subtitles | وانهم لن يتوقفو حتى يحصلو عليه |
Sen ve kızların ölene kadar da durmayacaklar. | Open Subtitles | ولن يتوقفو حتى يقتلوكى انتى وبناتكِ |
Olayı çözene kadar durmayacaklar. | Open Subtitles | أنها لن تتوقف حتى تصل إلى الجزء السفلي منه. |
Beni öldürebilirsin ama insanlarım asla durmayacaklar. | Open Subtitles | بإمكانكِ تقطيعي و قتلي لكن عشيرتي لن تتوقف أبدًا |
Hiçbir şekilde durmayacaklar. | Open Subtitles | لن يوقفهم أي شيء |
Burayı bir kere geçtikten sonra hedefe ulaşana kadar durmayacaklar. | Open Subtitles | عندما أُصدر رمز الهجوم بمجرد أن يتخطوا المواقع المتفق عليها لا يحتاجوا إلى أوامر آخرى للإستمرار |
Seni yok edene kadar durmayacaklar. | Open Subtitles | لن يتوقفوا عن مطاردتك .حتى يقضوا عليك |
Doğru olduğunu biliyorsun. Yaptıkları işte çok iyiler ve durmayacaklar. | Open Subtitles | لكنّك قد رأيتهم وتعلم أنه حقيقة وهم ماهرون فيما يفعلون، ولن يتوقّفوا قط! |
Seni öldürene kadar durmayacaklar dostum. | Open Subtitles | لن يستريحوا حتى يقتلوك يا صديقي |
Burada olduğumuzu biliyorlar. durmayacaklar. Kuduz köpekler gibi öldürmek istiyorlar. | Open Subtitles | إنهم يعلمون أننا هنا إنهم لن يتوقفون إنهم يريدون القتل مثل الكلاب المسعورة |