"duyabilirim" - Translation from Turkish to Arabic

    • سماعهم
        
    • سأسمع
        
    • أن أسمع
        
    • يمكنني سماع
        
    • سأسمعها
        
    • أستطيع سماع
        
    • أسمعهم
        
    Ve E.S.O. ile onları duyabilirim, onları görebilirim ve onları kaydedebilirim. Open Subtitles وبال إي في بي استطيع سماعهم وأراهم
    Ama onları duyabilirim. Open Subtitles لكن بإستطاعتي سماعهم
    Eğer yürekten gülersen, gülüşünü duyabilirim. Open Subtitles لو ضحكتي من قلبك ' أنا سأسمع الضحكه
    Eğer yürekten gülersen, gülüşünü duyabilirim. Open Subtitles فلو ضحكت من قلبك سأسمع هذه الضحكة
    Unutma, kulaklarım o kadar keskin ki düşündüğünü bile duyabilirim. Open Subtitles فقط تذكروا، سمعيحادجداً... حيث يمكنني أن أسمع ما تفكرون به.
    İzleme moduna aldım, böylece herşeyi duyabilirim. Open Subtitles لقد نظمتُ المراقبة، لذا يمكنني سماع كل شيء يحدث.
    Eğer babam bir şey söylemek isterse onu duyabilirim. Open Subtitles إن كان لدى أبي شيئٌ ليقوله ليّ سأسمعها منه
    Yine kesildi. Belki bu sefer ne olduğunu duyabilirim. Open Subtitles إنقطعت مجددا، لربما أستطيع سماع ما الذى يحدث..
    Kapıyı bloke etmek istiyorum. İçeri girmeleri durumunda, onları duyabilirim. Open Subtitles أريد أن أسد هذا المدخل أريد أن أسمعهم فى حالة اقتحامهم له
    Evet, onları duyabilirim.. Open Subtitles نعم، أنا أستطيع سماعهم.
    Ben de onları duyabilirim. Open Subtitles -و أنا أستطيع سماعهم
    En ufak sesi bile duyabilirim. Open Subtitles اللمحة الأقل ، سأسمع ذلك
    Daily Planet'de çalışarak çıkan her olayı duyabilirim. Open Subtitles في عملي بـ(ذي دايلي بلانيت)، سأسمع بكل أزمة حين تقع.
    İçine yeni bir pil koydum. Artık duyabilirim. Başkasına gerek yok. Open Subtitles لقد وضعت بطارية جديدة للقديم أستطيع أن أسمع الآن، لست بحاجة لواحد جديد
    Hatta belki orada bir yerde Quantico'yu bile duyabilirim. Open Subtitles حتى أنا أستطيع أن أسمع كوانتيكو في مكان ما
    Oh hayır, sorun değil. Onun ismini duyabilirim. Open Subtitles يمكنني سماع اسمهـا انه سيريـنـا
    Eğer bağlantı hala aktifse, sanırım Amy'yi duyabilirim. Open Subtitles إذا كان الرابط لا يزال نشيطا أظن أنه يمكنني سماع (ايمي)
    Eğer babam bir şey söylemek isterse onu duyabilirim. Open Subtitles إن كان لدى أبي شيئٌ ليقوله ليّ سأسمعها منه
    Corvette'ini bir mil öteden duyabilirim. Open Subtitles أستطيع سماع صوت سيارته من على بعد ميل
    Kapıyı bloke etmek istiyorum. İçeri girmeleri durumunda, onları duyabilirim. Open Subtitles أريد أن أسد هذا المدخل أريد أن أسمعهم فى حالة اقتحامهم له

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more