"Kalpazan" sözcüğünü duyduğunuzda "paragöz" aklınıza gelir. | TED | عندما تسمعون كلمة مزور .. سيجول في خاطركم على الفور الاحتيال |
Önümüzdeki aylarda gen sürücüleri hakkında bir şeyler duyduğunuzda emin olun duyacaksınız, şunu hatırlayın. | TED | لذلك عندما تسمعون عن التغيير الجيني في الأشهر المقبلة، وصدقوني، ستسمعون ذلك، تذكروا ذلك. |
Hatırlamadığınız, hakkında bir şey söyleyemeyeceğiniz bir isim duyduğunuzda oturmanızı ve ayağa kalkmamanızı istiyorum. | TED | وعندما تسمعون اسمًا لا تعرفونه، ولا تستطيعون إخباري أي شيء عنه، أود منكم الجلوس والبقاء مكانكم. |
Pekala, tık sesini duyduğunuzda bu enerjinin yayılmaya başladığını gösterir ve modelin içerisinde küçük bir lezyonun oluştuğunu görürsünüz. | TED | حسنا، عندما تسمع النقرة، فهذا يُنْبِئُ بِبدأ انبعاث الطاقة منها وسوف ترون جرحا صغيرا بداخل الجسم. |
Savaş narasını duyduğunuzda hepinizin hücum etmesini istiyorum ve penislerinizden vurulmamak için elinizden geleni yapın. | Open Subtitles | وعندما تسمعوا نداء المعركة أريدكم أن تتدافعوا للأمام وأن تحاولوا جاهدين ألا تعرضوا قضيبكم لإطلاق النار |
Haberleri duyduğunuzda intihar girişiminde bulunduğunuz doğru mu? | Open Subtitles | أصحيح أنك حاولت الإنتحار عندما سمعت بالأخبار؟ |
Söyleyeceğim şeyi duyduğunuzda hepsini bir yana atacaksınız. | Open Subtitles | ستضعن كل شئ جانباً عندما تسمعن ما علي قوله سيكون هنالك |
- Teklifimi ilk duyduğunuzda ne düşündünüz? | Open Subtitles | عندما سمعتَ اقتراحي لاول مرة ما كانَ رأيُك؟ |
Müziği duyduğunuzda, eğer kulağa hoş gelmiyorsa, ne anlamı var ki? | TED | حين تسمع الموسيقى، إن لم تكن جيدة، فما الغرض منها؟ |
Bu kelimeyi duyduğunuzda, 5555683'ü arayın ve nakit para ödülü kazanın. | Open Subtitles | عندما تسمعون كلمة "فلفل" اتصلوا بـ"555" وستربحون جائزة مالية يا أعزائي |
Pekala, beyler, sesi duyduğunuzda elinizi kaldırın. | Open Subtitles | حسنٌ أيُّها السادة ، أريدكم أن ترفعوا . أيديكم حينما تسمعون الصوت |
Tıklamayı duyduğunuzda, dışarı adım atın. Sıranın ilerlemesini sağlayın. | Open Subtitles | عندما تسمعون الطرق و يجب أن يظل الصف يتحرك |
Her sefer 8 dakika sürecek ve zili duyduğunuzda defterinizi de alıp sağ masaya kayacaksınız tamam mı? | Open Subtitles | كل موعد سيستغرق ثماني دقائق وحين تسمعون الصافرة أو الجرس أشكرك على هذا تنهض وتأخذ إحدى الكراسي وتتحرك نحو اليمين |
Bunu duyduğunuzda yüzünüzü sola döneceksiniz. | Open Subtitles | عندما تسمعون هذا أستديروا لليسار أستديروا لليسار |
Bir ses duyduğunuzda onu kabul edin ve sonra uzaklaşmasına izin verin. | Open Subtitles | عندما تسمعون الضجة تعايشوا معها ثم اسرحوا |
"Simetri" sözcüğünü duyduğunuzda belki bazı geometrik şekiller örneğin bir kare ya da bir üçgen ya da bir kelebeğin kanatlarındaki karmaşık desenler aklınıza gelebilir. | TED | عندما تسمع كلمة تناظر، ربما تتصور شكلا هندسيا بسيطا كالـمربع أو المستطيل، أو الرسم المعقد على أجنحة الفراشة. |
Böylece, birkaç nota duyduğunuzda, devamını aklınızda canlandırırsınız. | TED | إذا عندما تسمع بعض من النوتات أنت تقوم بتخيل ما الذي سيأتي بعدها |
Ayrıntıları duyduğunuzda eşsiz bir vaka olduğuna katılacaksınız. | Open Subtitles | عندما تسمع التفاصيل ، فاٍننى متأكد أنك ستجدها حالة فريدة |
Her sabah duşta "One Hand, One Heart"ı söylediğini duyduğunuzda rahatsız olurdunuz. | Open Subtitles | .. اعني لم تسمعوا غناء مزعج بعد " حتي تسمعوه يغتي "يد واحدة و قلب واحد .! |
Yani yukarıdan gelen gürültüleri duyduğunuzda bu odada mıydınız? | Open Subtitles | لذا كنت فى هذه الغرفه عندما سمعت هذه الأصوات |
Düdüğü her duyduğunuzda, yönünüzü değiştireceksiniz. | Open Subtitles | كل مرة تسمعن الصافرة، أريدكن أن تغيرن الإتجاه. |
- Bunu duyduğunuzda ne yaptınız? | Open Subtitles | وماذا فعلت عندما سمعتَ بهذا الخبر؟ |
5 milyon 600 binden fazla mültecinin Suriye'den kaçtığını duyduğunuzda insan beyninin idrak edecek kadar gelişmiş olmadığı bir trajediyle karşı karşıya kalıyorsunuz. | TED | حين تسمع أنه أكثر من 5.6 مليون لاجئ فروا من سوريا ستواجهك تلك المأساة أن العقل البشري لم يتطور حقا ليفهم. |
Bu sabah So Jung'un öldüğünü duyduğunuzda... aklınıza gelen ilk isim ben değilmiydim? | Open Subtitles | ألم أكن أول شخص خطر ببالك عندما سمعت خبر وفاة سو جانغ هذا الصباح ؟ |