"duygularını incitmek" - Translation from Turkish to Arabic

• جرح مشاعرك
• إيذاء مشاعرك
• إيذاء مشاعرها
• أجرح مشاعرك
• جرح مشاعرها

- Benimle geleceğin için o kadar heyecanlandığını görünce duygularını incitmek istemedim.
عندما رأيت مدى حماسك لمرافقتي، لم أشأ جرح مشاعرك

Bunda çok kötüyüm. Sadece duygularını incitmek istemiştim.
أنت مقرفه بذلك كنت أحاول جرح مشاعرك

Üzgünüm. duygularını incitmek istemedim.
سامحيني، لم أقصد جرح مشاعرك

Çünkü duygularını incitmek ve seni kızdırmak istemedim.
، لأنني لم أُرد إيذاء مشاعرك ، ولأنني لم أُرد إزعاجك

Komik ama... senin duygularını incitmek kendimi iyi hissettirdi.
إيذاء مشاعرك جعلني أشعر بتحسّن

Sanırım, Sadie balosundan sonra Mary Elizabeth ile çıkmak istemediğim konusunda dürüst olmalıydım, ancak gerçekten onun duygularını incitmek istemedim.
ربما كان يتعيّن علي أن أكون أميناً بشأن كيف أنني لم... أرغب في مرافقة (ماري إليزابيث) بعد حفل "السادية" الراقص، لكن ... لم أرد حقاً إيذاء مشاعرها...

Yalan söylemedim. Sadece seni korumaya çalışıyordum. duygularını incitmek istemedim.
لم أكذب فقد كنت أحميك ولم أرد أن أجرح مشاعرك

Onun duygularını incitmek istemiyorum, ama ondan nasıl kurtulacağım?
أقصد، بأنني لا أريد جرح مشاعرها لكن، كيف يفترض بي التخلص منها؟ لقد كانت تطرد من حياة الرجال طوال حياتها

Amacım duygularını incitmek değil.
لا أحاول جرح مشاعرك

Bak, duygularını incitmek istemem.
أسمع، أنا لا أريد جرح مشاعرك

duygularını incitmek istemedim.
لم أقصد جرح مشاعرك

duygularını incitmek istemedim.
أنا لم أرد جرح مشاعرك فقط

duygularını incitmek istemedim.
لم أكن أُريد جرح مشاعرك

Bak, Mariana sana bunu söylemek istemedi çünkü bilirsin, duygularını incitmek istemedi sanırım, ama daha fazla seninle birlikte olmak istemiyor.
اسمع، لا تريد (ماريانا) أن تقول هذا لك لأنها لا تريد جرح مشاعرك كما أظن، لكن...

Senin duygularını incitmek istemem.
-لا أحاول جرح مشاعرك ,

Evet, duygularını incitmek istemem...
أجل، أنا لا أقصد إيذاء مشاعرك

duygularını incitmek istememiştim.
لم أقصد إيذاء مشاعرك.

Evet, yalan söylediğim için özür dilerim. duygularını incitmek istemedim.
اجلو اسف لأنني كذبت, لم اكن اريد أن أجرح مشاعرك

Çünkü Lippman durumuna üzüldü, ve duygularını incitmek istemedi.
لأن (ليبمان) شعر بالأسى عليها ولم يشأ جرح مشاعرها