"eğilmek" - Translation from Turkish to Arabic

    • الانحناء
        
    • لإلتقاطها
        
    • الركوع
        
    Tamam, şimdi eğilmek ve suyun içinde devam etmek ister misin? Open Subtitles حسنا، الآن، هل تريدين الانحناء وغمر جسدك كله بالماء؟
    Hadi yapma, tek yapması gereken eğilmek. Open Subtitles هيا كل ما عليها فعله هو الانحناء وسأشم شعرها
    O zaman hiç eğilmek gerekmemişti. Open Subtitles لم يكن علينا الانحناء
    İhtiyacın olan şey sadece eğilmek. Open Subtitles فقط عليك الإنحناء لإلتقاطها.
    İhtiyacın olan şey sadece eğilmek. Open Subtitles فقط عليك الإنحناء لإلتقاطها.
    Haşmetlim, eğilmek zorunda değilsiniz. Open Subtitles معاليك أنت لَسْتَ بِحاجةٍ إلى أَنْ الركوع
    Öne eğilemeyeceği anlamına gelir. Yani Cuddy geriye doğru eğilmek zorunda. Open Subtitles يعني فقط أنه لا يمكنها الانحناء فتضطر (كادي) إلى الانحناء إلى الخلف
    eğilmek, telaşlanmak gibi saygı göstergesi de yok. Open Subtitles أو الركوع أو التدليل أو أي من طرق الإذعان.
    Önünde eğilmek, nasıl bir hürriyet? Open Subtitles أي حرية هذه التي يتم الركوع بها لك؟
    Ariadne nasıl, zavallı kız benim önümde eğilmek zorunda kaldığında oldukça ezilecek. Open Subtitles كيف حال (آريادني) ؟ المسكينة ستسحق حينما أُجبرها على الركوع أمامي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more