"eğittiğim" - Translation from Turkish to Arabic

    • دربتها
        
    • دربته
        
    • درّبته
        
    • بتدريبه
        
    • أدربهم
        
    İster inanın, ister inanmayın ama, eğittiğim adamları ve sizi her şeyden daha çok seviyorum. Open Subtitles وصدق أو لا تصدق، أنا أيضاً أحب تلك الرؤوس الغبية القذرة التي دربتها وأنت أكثر واحد فيهم
    Onu eğittiğim eski protokollerden birisi bu. Open Subtitles هذه إحدى البروتوكولات القديمة التي دربتها عليها
    Sen istisnasız eğittiğim en kötü adaysın. Open Subtitles أنت فزت بدون جهد ، بدون إستثناء أسوأ مرشح دربته من قبل
    Seni alması için eğittiğim sincap kaçınca pes ettim mi? Open Subtitles هل استسلمت عندما هرب السنجاب, الذي دربته للوصول إليك؟
    Pilot Yüzbaşı Ajay Rathod şahsen eğittiğim usta bir pilottu. Open Subtitles المقاتل أجاى راتهود ..كان طيارا متميزا لقد درّبته بنفسى
    Benim eğittiğim sintine işçisiydi. Open Subtitles ذلك كان عاملاً في باطل السفينة قمت أنا بتدريبه
    Benim çalışmalarım ve eğittiğim... doktorlar sayesinde binlerce, milyonlarca hayat kurtaracağımızı biliyorum. Open Subtitles لكن نتائج ما أفعله أنا والأطباء الذين أدربهم سينقذ الآلاف من الناس ، بل ربما الملايين
    Karanlık geçmişiyle onların yeni acemisi, onlara karşı koymak için eğittiğim birisi. Open Subtitles أليكس) مجندة جديدة ذات ماضي اسود) دربتها بشكل سري لكي تقاوم سيطرتهم
    Karanlık geçmişiyle onların yeni acemisi, onlara karşı koymak için eğittiğim birisi. Open Subtitles (آليكس) مجندة جديدة ذات ماضي أسود دربتها بشكل سري لكي تقاوم سيطرتهم
    Karanlık geçmişiyle onların yeni acemisi... İradelerine karşı koymak için eğittiğim birisi. Open Subtitles (آليكس) مجندة جديدة ذات ماضي أسود دربتها بشكل سري لكي تقاوم سيطرتهم
    Karanlık geçmişiyle onların yeni acemisi, onlara karşı koymak için eğittiğim birisi. Open Subtitles "مجندة جديدة، ذات ماضي أسود دربتها بسرية لكي تقاوم سيطرتهم"
    Şu anda benim ofisimde olan, benim eğittiğim eski asistanım Krista'yı bir kenara bırak, ben Damon'dan bile önce buradaydım. Open Subtitles انس أمر (كريستا) والتي في مكتبي والتي كانت مساعدتي والتي دربتها (وكنت هنا من قبل (ديمون
    Sen eğittiğim en cesur Jaffa'sın. Open Subtitles إنك أشجع جافا دربته على الإطلاق
    Tesisatçı kimliği... Victor Validus eğittiğim en iyi Tesisatçı'ydı. Open Subtitles فيكتور فاليدس كان أفضل سباك دربته
    Koruması için eğittiğim bir çok sivili öldürdü. Open Subtitles لقد قتل المدنيين انا دربته للحماية
    Şimdiye dek eğittiğim en büyük katil. Open Subtitles إنّه أعظم قاتل درّبته قط
    O benim de eğittiğim en iyi Alpha. Open Subtitles إنها أيضا أفضل "الفا" قمت بتدريبه
    O eğittiğim en iyi Alpha. Open Subtitles إنها أفضل "الفا" قمت بتدريبه
    - Benim eğittiğim çocuğu çaldın. Open Subtitles -أنتِ سرقتِ فتى قمتُ بتدريبه .
    Onları eğittiğim için güzel bir fiyat edeceklerdir. Open Subtitles سيجلبون سعر جيد عندما أدربهم.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more