| İlişkimiz oldukça hızlı başladı ve benimle eğlence parkına gitmek istedin. | Open Subtitles | علاقتنا بدأت بشكل سريع جدا و طلبتُ منكِ الذهاب لـ مدينة الملاهي معي |
| Pazar günü eğlence parkına gitmek istediğini söylüyor. | Open Subtitles | تقول بأنها تريد الذهاب إلى مدينة الملاهي في يوم الأحد |
| Bazen de sonra eğlence parkına giderdik. | Open Subtitles | وبعد ذلك أحيانًا، نذهب إلى مدينة الملاهي |
| Bütün dünyayı büyük bir eğlence parkına dönüştürebiliriz. | Open Subtitles | علينا تحويل العالم بأكمله إلى حديقة ملاهي ضخمه |
| Uzun zaman önce herifin teki, soyadım bin anlamına geliyor diye eğlence parkına bin adet gül getirmişti. | Open Subtitles | منذ وقت طويل في حديقة ملاهي قام شخص بشراء ألف زهرة لي لأن اسمي تشيون سونغ يي "تشيون تعني ألف |
| Son demlerini yaşayan bir eğlence parkına benziyordu, bir kasvet vardı. | Open Subtitles | إنها فقط تُشعرك كما لو إنها مدينة ملاهي.. والتى تبدو نوعاً ما فى الرمق الأخير وكُل شئ يبدو داكناً قليلاً.. |
| Yerel temalı eğlence parkına ait biri varsa, o sensin. | Open Subtitles | لو كان أي أحد ينتمي إلى مدينة ملاهي ريفية |
| Bir yumruk bile indirebilirsen seni eğlence parkına getireceğim. | Open Subtitles | إذا إستطعت أن توجّه ضربة واحدة عليّ، أنا سآخذك إلى مدينة الملاهي |
| 225)}Gönderen: {\cHFF6A00}İshida 430)}Eğlence parkına gitme gibi bir planımız var da | Open Subtitles | ،من إيشيدا: ننوي الذّهاب إلى مدينة الملاهي ما رأيكِ بالذّهاب معاً إن كنتِ ترغبين؟ |
| Salem'e gidin, Policy Sokaktaki eğlence parkına. | Open Subtitles | اذهبي إلى (ساليم)، مدينة الملاهي الموجودة بشارع (بوليسي). |
| eğlence parkına gitmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد الذهاب إلى مدينة الملاهي |
| eğlence parkına gidelim. | Open Subtitles | لنذهب إلى مدينة الملاهي. |
| eğlence parkına getireceğim seni. | Open Subtitles | نحن ذاهبون إلى مدينة الملاهي. |