"eğlendiriyor" - Translation from Turkish to Arabic

• يسليني
• تسلي
• مسلي
• يسلي
• تسلية
• يَسلّي
• تُسلينى

Doktor beni eğlendiriyor.
الرجل الدكتور يسليني

Bu beni eğlendiriyor.
هذا يسليني هذا يقودني للجنون

Dünya ve ayakları altında yatan bu şehir hakkında saçma sorular sorarak kendini eğlendiriyor.
تسلي نفسها بالأسئلة السخيفة حول العالم باسفل

Öfken beni eğlendiriyor. Benim dengim olduğuna inanıyor musun?
غضبك هذا مسلي هل تعتقدين أنك على قدم المساواة معي ؟

'İş gelişiyor, 'küçük Cavalletto Bleeding Heart Yard'da 'tüm çocukları eğlendiriyor.
" العمل على مايرام ، "كافاليتو" الصغير يسلي الأطفال" "في باحة (بليدنج هارت ).

- Bu onu eğlendiriyor. - Hayır, onun tamire ihtiyacı var.
و هذا كان يشكل تسلية بالنسبة اليه لا لا , هذا الرداء بحاجةٍ لاصلاح

Şöyle olmalıydı: "Ray insanın durumunu aydınlığa kavuşturmak için sporu kullanan öyküler yazıp okuyucuları eğlendiriyor ve bilgilendiriyor."
حَسَناً، هنا ما هو يَجِبُ أَنْ يَقُولَ. "راي يَسلّي ويُعلمُ قرّائَه بالقصصِ التي تَستعملُ الألعاب الرياضيةَ

Beni eğlendiriyor. Okumama izin vermiyorsun, bari sen beni eğlendir.
لأنها تُسلينى, أنت لم تدعنى أقرأها لذا أنت سلينى بهرائك

Beni eğlendiriyor.
هذا يسليني

Beni eğlendiriyor.
إنه يسليني

Tüm o salaklıklar gerçekleşti fakat şimdi en azından eğlendiriyor.
كل هذه الأمور السيئة قد حدثت إنني سعيدة لأنها تسلي الناس على الأقل

Galiba bu seni çok eğlendiriyor.
أظن بأن هذا مسلي بالنسبة لك

Bu seni eğlendiriyor mu?
هل انت مسلي لك؟

Ondan hoşlanmıyorum ama Henry'i eğlendiriyor.
ولكنه يسلي "هنري".

Takasçı, büyük avcı Nanook'u dikkate alıp, ona gramofonun prensibini açıklamaya çalışarak, onu eğlendiriyor.
احتراماً لـ (نانوك)، الصيّاد العظيم، يحاول التاجر تسلية و شرح مبدأ عمل الـحاكي...

Onun için okuyorum. Beni eğlendiriyor. Okumama izin vermiyorsun, bari sen beni eğlendir.
لأنها تُسلينى, أنت لم تدعنى أقرأها لذا أنت سلينى بهرائك