Civar otobüs seferlerinden birinin şoförü benzer bir eşkal hatırlıyor. | Open Subtitles | السائق من أحد طرق الحافلات المحليّة يتذكّر وصف رجل مماثل |
Bir eşkal uydurdu ve bu eşkal dün gece şehirdeki Casey Mcmanus'u öldüremeyecek tek insan ile birebir uyuştu. | Open Subtitles | لقد وضع وصف ثم شخص واحد من سكان المدينة نحن نعرف إنها لا تستطيع قتل كيسي ماكمانس ليلة الأمس |
Herhalde daha ayrıntılı bir eşkal elde ederiz. | Open Subtitles | بالتأكيد هناك وصف أفضل يمكن أن نحصل علية |
Olay mahalli koruma altına alındı, çevredeki görgü tanıkları ile görüşüldü ve saldırgana ait bir eşkal verildi. | Open Subtitles | حافظنا على موقع الجريمة وإستطلعنا المنطقة بحثاً عن شهود عيان، ووضعنا وصفاً للقاتل |
Komşu, evi izleyen birini gördüğünü söyledi ama işe yarar bir eşkal veremedi. | Open Subtitles | حسناً، الجار بالفعل أبلغ عن رؤية شخصاً يترصد حول المكان، ولكن لم يتكمن من إعطاء وصفاً مفيداً له |
Ellerinde sadece bir eşkâl var. | Open Subtitles | كل ما لديهم هي أوصاف |
Hepimiz şundan eminiz ki, hayalinden uydurduğu bir eşkâl vererek, bizi yanlış yola yönlendirmek istedi. | Open Subtitles | إذن الأمر الوحيد الذي نحن مُتأكّدين منه هُو أنّ الرسمة التي أعطانا إيّاها هي مُجرّد هراء خيالي، غرضها توجيهنا في الإتجاه الخاطئ. |
Daha saat 12.44'te, suikasttan sadece 14 dakika sonra... polis Oswald'ın boyuna ve yapısına uyan bir eşkal çıkardı. | Open Subtitles | قريبا من وقت 12: 44 فقط 14 دقيقة بعد اغتيال الشرطة نشرت وصف مطابق لحجم أوزوالد و بنيانه |
Yaş bilinmiyor. Maske taktığı için, birçoğu kafasının kelliği dışında eşkal verememiş. | Open Subtitles | لا يوجد وصف دقيق بأغلب القضايا، عدا أنّه حليق الرّأس |
Kevin uyansa bile, detaylı bir eşkal verebileceğini sanmıyorum. | Open Subtitles | بدون شك كيفين سيكون قادرا على اعطائنا الكثير من وصف اذا استيقظ |
Ajanlar peşinden gitmiş ama kesin bir eşkal bildiremediler. | Open Subtitles | الوكلاء طاردوا، لكن لا وصف واضح. |
Mm-hmm. Elimizde henüz eşkal yok. Hepsi bu. | Open Subtitles | ليس لدينا وصف لهم حتى الآن, هذا كل شيء |
Evet, elimizde fotoğraf veya eşkal bile yok. | Open Subtitles | صحيح، فليست عندنا صورة أو وصف |
Bebeğinin babası aynı ise, bizi eşkal verebilir. | Open Subtitles | ان كان للطفل نفس ذلك الأب فيمكنها اعطاءنا وصفاً |
Galiba çocuğun babası kim biliyorum size eşkal de verebilirim. | Open Subtitles | اعتقد اننى اعلم من هو الأب ويمكننى اعطاؤك وصفاً |