| Doktor'a eşlik edeceksin ve emirleri ondan alacaksın. Ben emir vermem. | Open Subtitles | سترافق الدكتور و تمتثل لأوامره - لا أقوم بإعطاء الأوامر - |
| Bay Bauer'a FBI'a kadar eşlik edeceksin. | Open Subtitles | سترافق السيد (باور) عائدًا لوكالة المباحث الفيدرالية |
| Üzgünüm, bana işi bitirirken eşlik edeceksin. | Open Subtitles | آسف , يجب أن ترافقني لكي أنهيه |
| Üzgünüm, bana işi bitirirken eşlik edeceksin. | Open Subtitles | آسف , يجب أن ترافقني لكي أنهيه |
| 30 dakikaya ayrılıyoruz. Ben komuta edeceğim, sen de eşlik edeceksin. | Open Subtitles | سنغادر خلال 30 دقيقة تحت أمرتي، سترافقني |
| Barbie, ametistlerin Willow ağaçlığına götürülmesi gerekiyor yani sen bana eşlik edeceksin. | Open Subtitles | يا (باربي)، الأحجار تحتاج لأن تُنقل إلى أرض (ويلو)، لذا أنت سترافقني |
| Fakat yarın akşamki hoşgeldin yemeğinde görüşeceğiz ve bana eşlik edeceksin. | Open Subtitles | لكنني سأراكِ غداً مساءً في حفل عشاء الافتتاح، وستكونين مرافقتي |
| Yarın üniversitede bana eşlik edeceksin. | Open Subtitles | عليك مرافقتي إلى الكلية غداً. |
| Onunla buluşmaları için Amberle, Wil ve Allanon'a eşlik edeceksin. | Open Subtitles | (كريسبن)، سترافق (أمبرلي) و(ويل) و(ألانون) لملاقاته. |
| Sen damata eşlik edeceksin. | Open Subtitles | -أنت سترافق العريس |
| Seyahat boyunca sen bana eşlik edeceksin. | Open Subtitles | أنت سترافقني لأداء رحلة الحج |
| Bana Whitmore tarihi balosunda eşlik edeceksin. | Open Subtitles | سترافقني لحفل و(يتمور) التاريخيّ. |
| Eph, sen bana çatı katında eşlik edeceksin. | Open Subtitles | "إيف"، يمكنك مرافقتي الى كِنة "بالمر" |