| Belle'e evlilik teklif edecektim. | Open Subtitles | كنت ذاهبا لكي أتقدم للخطبة من بيلي |
| Sana evlenme teklif edecektim. | Open Subtitles | أنا كنت ذاهبا إطلب منك زواجي. |
| Kimseye söylemedim ama önümüzdeki hafta evlilik teklif edecektim. | Open Subtitles | لا يجب عليا إخبار أى شخص ، ولكننى كنت ذاهب الأسبوع المقبل للإقتراح |
| Aslında, ben de senden bir iyilik rica edecektim. | Open Subtitles | أتعرف، في الحقيقة، لقد كنت سأطلب منك معروفاً أيضاً |
| İstifa edecektim ancak Jan bana üç ay ücretli izin teklif etti, ayrıca da bir şirket arabası. | Open Subtitles | ,كنت سأستقيل لكن (جين) اعطتني ثلاثة أشهر إجازة مدفوعة وسيارة تابعة للشركة |
| Ben de müfettişi arayıp hemen okulun kapatılması için ısrar edecektim... | Open Subtitles | لقد كنتُ على وشك إخبار المدير بأن يغلق المدرسة حالاً |
| Bir el daha oynayıp dinlenmene müsaade edecektim ama böyle bir düelloya çekilince bir erkek ne yapar? | Open Subtitles | كنت سأتبع نهجًا آخر وأدعك ترتاحي قليلًا لكن بعد طرح تحدٍ كهذا، فماذا عسى المرء فاعل؟ |
| O gece ona evlenme teklif edecektim. | Open Subtitles | كنت سأتقدم لخطبتها في تلك الليلة |
| Aslında onu evimdeki Komşularımızı Koruyalım birliği toplantısına davet edecektim. | Open Subtitles | كل ذلك لنرحب بك بالإجتماع الآسبوعي لهيئة إتحاد رقابة الحي |
| Başkalarına da yardım edecektim. | Open Subtitles | أنا كُنْتُ سأُساعدُ الآخرين. |
| Onu kurban edecektim. | Open Subtitles | كنت ذاهبا للتضحية به. |
| Onu kurban edecektim. | Open Subtitles | كنت ذاهبا للتضحية به. |
| Aşağıda bir şeyleri kontrol edecektim. | Open Subtitles | كنت ذاهب لتفقّد شيء في القبو. |
| - Kendimi takdim edecektim. | Open Subtitles | -انا كنت ذاهب لأقدم نفسي |
| Ona çıkma teklif edecektim... Yani benden hoşlanıyor gibiydi. | Open Subtitles | لقد كنت سأطلب منها الخروج في موعد, أعني، |
| Ona ona evlenme teklif edecektim. | Open Subtitles | أجل أتعرفين كنت سأطلب منها أن تتزوجني |
| Savaştan önce istifa edecektim. | Open Subtitles | قبل الحرب كنت سأستقيل |
| Ay sonunda zaten istifa edecektim. | Open Subtitles | انا سأستقيل نهاية هذا الشهر |
| Kızımın hayatını kurtardığı için adama neredeyse teşekkür edecektim sonra adam kapıyı açıp dışarı çıktı ve ateş etmeye başladı. | Open Subtitles | لقد كنتُ على وشك شكر الرجل لإنقاذه حياة إبنتي ولكنه خرج من الباب وبدأ بإطلاق النار |
| Bir el daha oynayıp dinlenmene müsaade edecektim ama böyle bir düelloya çekilince bir erkek ne yapar? | Open Subtitles | كنت سأتبع نهجًا آخر وأدعك ترتاحي قليلًا لكن بعد طرح تحدٍ كهذا، فماذا عسى المرء فاعل؟ |
| Ben de havaalanına vardığımızda sana tekrar teklif edecektim zaten. | Open Subtitles | كنت سأتقدم لك عندما نصل إلى المطار |
| Aslında onu evimdeki Komşularımızı Koruyalım birliği toplantısına davet edecektim. | Open Subtitles | كل ذلك لنرحب بك بالإجتماع الآسبوعي لهيئة إتحاد رقابة الحي |
| Başkalarına da yardım edecektim. | Open Subtitles | أنا كُنْتُ سأُساعدُ الآخرين. |
Arabic 
English 
French 
Spanish 
German 
Portuguese 
Turkish 