Ana durum, tahta geçmesine izin vermeyeceğiz. Efendi Koruyucu ile konuşmalıyız. | Open Subtitles | المهمّ ألا ندعه يرث العرش يجب أن نتحدّث إلى السيّد الحامي |
Efendi Koruyucu her şeyi görür. | Open Subtitles | أرجوك أيها المقدّم، لا تقاوم السيّد الحامي يرى كل شيء |
Efendi Koruyucu onları zihniyle çağırıyor. | Open Subtitles | يحضرها السيّد الحامي بواسطة قدراته الذهنية |
Efendi Koruyucu'nun ölümünün haberi çoktan yayılmaya başladı demek. | Open Subtitles | ما هذا؟ هذا يعني أنّ نبأ وفاة السيّد الحامي ينتشر |
Efendi Koruyucu hepimizden intikamını alacak... ve eğer biz öleceksek, savaşarak ölmeyi tercih ederim. | Open Subtitles | سينتقم السيّد الحامي منا جميعًا وإن كنا سنومت فأفضّل أن أموت وأنا أقاتل |
Tabii şu an düşük bir hizmetliyle değil, Efendi Koruyucu'yla evleniyor. | Open Subtitles | لكنها لن تتزوّج الآن خادمًا متواضعًا بل السيّد الحامي نفسه |
Koltuğu kontrol edebilirsen Efendi Koruyucu'sundur sadece. Kendin söyledin. Artık sona erdi. | Open Subtitles | لن تكون السيّد الحامي إلا إذا تحكمت بالكرسيّ, هذا ما قتله |
Efendi Koruyucu'nun korumasında bir muhafızım. | Open Subtitles | مَن أنت؟ أنا ضباط من حرس السيّد الحامي |
Ama söylediğine göre, Efendi Koruyucu gelişmiş teknolojiyi çalıştırmak için gereken gene sahip olmalı. | Open Subtitles | لكنّ السيّد الحامي... يمتلك الجينات المطلوبة لتشغيل التقنيّة المتطورة |
Bu parşömenler Efendi Koruyucu'nun ailesinin 20 kuşak öncesine kadarki soylarını kaydeder. | Open Subtitles | تدرج هذه المخطوطات سلالة عائلة السيّد الحامي... التي تعود إلى20 جيلاً |
Yarbay... Efendi Koruyucu tarafından onun adına sizinle konuşma yetkisi verildi bana. | Open Subtitles | أيها المقدّم لقد فوّضني السيّد الحامي... |
Ya Efendi Koruyucu taht koltuğunu kullanırsa? | Open Subtitles | وإن استعمل السيّد الحامي كرسيّ العرش؟ |
İsyana teşvik ediyorlar... ve yeni Efendi Koruyucu olarak bu olmaması gereken bir şey. | Open Subtitles | إنهم يحرّضون على التمرّد وبصفتي السيّد الحامي الجديد هذا أمر... لا يمكنني السماح به |
Ayrıca, Efendi Koruyucu'nun bu köye dron saldırısı yapmak üzere olması gibi iyi bir olasılık var. | Open Subtitles | كما يحتمل أن يقوم السيّد الحامي... بشنّ هجومم بالآليّات على هذه القرية. |
Biz bu Efendi Koruyucu ile gerçekten tanışmak isteriz. | Open Subtitles | نودّ أن نلتقي ذلك السيّد الحامي {\pos(192,200)} |
Tavius Efendi Koruyucu'nun cinayetinden tutuklandı. | Open Subtitles | لقد اعتقلنا (تافيوس) بتهمة قتل السيّد الحامي |
Efendi Koruyucu'yu zehirleyenin o olduğunu mu söylüyorsun? | Open Subtitles | تقول إنه سمّم السيّد الحامي |
Birçok kuşaktır gelmediler ama bazen Efendi Koruyucu'nun insanlara gücünü göstermeyi uygun bulduğu zamanlar oldu. | Open Subtitles | لم تظهر منذ عدّة أجيال {\pos(192,200)} لكنّ السيّد الحامي يقرّر أحيانًا... أن يعرض تلك القوّة أمام شعبه {\pos(192,200)} |
Efendi Koruyucu için Saray Nazırı olma onuruna eriştim... ve onun huzuruna asla bu kadar silahlı girmenize izin verilmez. | Open Subtitles | إسمي (أوثو) يشرّفني القول إنني المسؤول عن بلاط السيّد الحامي ولن نسمح لكم أبدًا بأن تلتقوا به... |