"efsanelere" - Translation from Turkish to Arabic

    • الأساطير
        
    • الاساطير
        
    • الاسطورة
        
    • للأساطير
        
    • للأسطورة
        
    • إسطورة
        
    • بالأساطير
        
    Qinling Dağlarının zirvelerinde Antik Yunan'a kadar uzanan efsanelere konu olmuş nadir rastlanan, sıra dışı bir hayvan yaşar. Open Subtitles في قمة جبال كوين لنق حياة مخلوق نادر وغامض الذي ألهم الأساطير على بعد اليونان القديمة.
    efsanelere göre, ejderhalar yaşadığı dönemde, insanlara hizmet edermiş. Open Subtitles تقول الأساطير أن التنانين كانت تخدم البشرية
    efsanelere katılmanın sebebi görev değildi. Open Subtitles ما كان الواجب هو الدافع وراء انضمامك إلى الأساطير.
    Ve bu deniz ile adalarda, bu efsanelere ilham veren yarı tanrılarla kahramanlara. Open Subtitles والابطال الذين اثروا في تلك الاساطير في هذا البحر وهذه الجزر
    Size geldim çünkü efsanelere göre estetikte en iyisisi sizsiniz. Open Subtitles جئت إلى هنا لأن الاسطورة أنك الأفضل في جراحة التجميل
    Legion geçmişe gidip Bay Snart'ı efsanelere katılmadan önce yanına almış olmalı. Open Subtitles لا بد أن الفيلق سافر بالزمن وجند السيد (سنارت) قبل انضمامه للأساطير.
    Böylece kertenkele, bugün şarkısını söylediğimiz efsanelere mütevazi başlangıcıyla macerasını tamamlar. Open Subtitles وهكذا أكمل السحلية رحلته من البداية المتواضعة حتى وصل للأسطورة التي نتغنى بأسمها اليوم
    Kardeşin, bir yarı tanrı bir süper asker, yaşayan bir efsane, ki kendisi efsanelere göre yaşar. Open Subtitles شقيقك، نصف العظيم، جندي خارق، أسطورة حية يعيش ليظل إسطورة.
    efsanelere inanmamak için çok fazla gerçek gördüm ve yalnız da değilim. Open Subtitles لقد رأيت الكثير من الحقيقة كي أثق بالأساطير ولست وحيدة
    İlkel yunanlılar, mutsuz hayatlarının nedenini açıklamak için umutsuzca efsanelere sarılmışlar. Open Subtitles اليونانيون بدائية تشبث ماسة إلى الأساطير... ... لشرح اليأس عشوائي من حياتهم البائسة.
    İnsanların efsanelere ve hikâyelere ihtiyacı var. Open Subtitles الناس بحاجة إلى الأساطير والقصص
    Bazı efsanelere göre Arthur'u doğuran kraliçeyi büyülemiş. Open Subtitles بحسب بعض الأساطير فقد سحر الملكة التي حملت بـ(آرثر) -عليّ الذهاب
    efsanelere inanmanın zevkini nasıl kaçıracağını çok iyi biliyorsun. Open Subtitles -لطيف يا (آرتي)، تدرك كيفية إنهاء المتعة في تصديق الأساطير
    Kökü efsanelere ve tarihe dayanır. Open Subtitles مستوحى من الأساطير والتاريخ
    - efsanelere. Open Subtitles بصحة الأساطير.
    Bu antik dağ sakinleri efsanelere konu olmuşlardır. Open Subtitles قاطني الجبال قد الهمتم الاساطير القديمة.
    Ortamı efsanelere uygun olarak dönüştürdü. Open Subtitles حول البيئة لتناسب الاساطير.
    - efsanelere bayılırım! Open Subtitles .أعشق الاساطير
    efsanelere göre Ormanın Ruhu'nun kanı her hastalığı iyileştirebiliyormuş. Open Subtitles الاسطورة تقول ان دماء الهة روح الغابة يمكن ان تشفي اي شيئ
    Böylece kertenkele, bugün şarkısını söylediğimiz efsanelere mütevazi başlangıcıyla macerasını tamamlar. Open Subtitles و هكذا أكمل السحليّة رحلتَه. من التواضع إلى الاسطورة التي نغنّيها اليوم.
    efsanelere konu olan kişileriz. Open Subtitles مواد للأساطير
    Dikkatinizi çekerim, oğlu Patchi'nin maceraları efsanelere konu olacak cinsten. Open Subtitles لكن إنتبه، بسبب مغامرة إبنها (باتشي)، فأن هذه القصة تعتبر إسطورة.
    Ama bir tanrıya değil masallara ya da efsanelere değil. Open Subtitles ليس إيماناً بأيّ آلهة، ليس إيماناً بالأساطير والخُرافات.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more