| Ondan bahsederken aslında her ikisinden bir ekip olarak bahsediyorum. | TED | لكن عندما أتكلم عنه، أنا فعليا أتحدث عن كليهما كفريق. |
| ekip olarak yükselip ekip olarak düşeriz ve kararlar bir kez alınır, karardan geri dönülmez. | TED | نحن نسمو كفريق واحد، ونسقط كفريق واحد، والقرارات هي القرارات إلى أن لا تصبح كذلك. |
| Bakın, işimiz çok zor ve ancak ekip olarak birlikte çalışırsak başarabiliriz. | Open Subtitles | والطريقة الوحيدة لتنفيذها عن طريق العمل كفريق واحد |
| Çıkarlarımız karşılıklı. Biz ikimiz ekip olarak bence... | Open Subtitles | وغير ذلك، لدينا روح التعاون نحن الإثنين نعمل كفريق.. |
| Yüzbaşı Amerika'nın emrinde bir ekip olarak çalışacaksınız. | Open Subtitles | أنتم ستعملون كوحدة تحت قيادة (كابتن أمريكا). |
| Bunu yapamazsın. Plana bağlı kalacağız ve bir ekip olarak çalışacağız. | Open Subtitles | لا تستطيع أن تفعل ذلك سنتمسك بالخطة وسنعمل كفريق |
| Uyumlu bir ekip olarak saldırmak, üst seviye bir sosyal dayanışma gerektirir ki bu, memelilerin uzmanlık alanlarından biridir. | Open Subtitles | الهجوم كفريق متماسك يتطلب درجة عالية من التعاون الاجتماعي، وذلك اختصاص آخر من اختصاصات الثديّات. |
| - Tamam. Bunu yapmalıyız, ancak bunu ekip olarak yapmalıyız. | Open Subtitles | يجب أن نقوم بذلك، لكن علينا القيام بذلك معاً كفريق واحد. |
| Tek tek değil, birlikte. ekip olarak, tamam mı? | Open Subtitles | ليس إحدكما بل كلاكما معاً كفريق واحد، إتفقنّا؟ |
| Sonra senatoya girecektim sonra da sen ve ben bir ekip olarak beraber yarışacaktık. | Open Subtitles | وبعد ذلك أَدْخلُ مجلس الشيوخَ وأنا وأنت نعمل سوية كفريق |
| Buraya ekip olarak giriyoruz, 4 derece, 18 dakika güney, 15 derece, 18 dakika doğu. | Open Subtitles | نحنُ سندخل كفريق هنا، أحداثياتنا هي: أربع درجات، 18 دقيقة جنوباً. |
| Bir ekip olarak gizlice pazarlama yapabileceğimiz bir program var. | Open Subtitles | هناك برنامج يمكننا الإنضمام إليه حيث سنقوم بالتسويق بشكل سري كفريق |
| Toretto'yu ekip olarak bulacağız. | Open Subtitles | عظيم, قدِّم لى خدمة, وقل لجلالته هناك, أننا سوف نجد توريتو وسوف نجد توريتو معا كفريق واحد |
| Daha önce ekip olarak çalışmadığınızın farkındayız... ama Teğmen Schaffer dışında birbirinizi tanıyorsunuz. | Open Subtitles | و نحن ندرك انكم لم تعملوا سويا قبل ذلك كفريق واحد لكنكم تعرفون بعضكم ماعدا ليوتيننت "شيفر" هذا |
| Bir süper polis daha bul ekip olarak çalışın ve orayı çökertin." | Open Subtitles | بحث آخر supercop. يعال supercop فوق كفريق , ويهاجم اللعنة. " |
| Ona Kaliforniya'ya gideceğimizi ve ekip olarak yazacağımızı söyle. | Open Subtitles | أخبره أنت وl يذهب إلى كاليفورنيا للكتابة كفريق. |
| Biz bir ekip olarak kazanırız veya kaybederiz. | Open Subtitles | فزنا كفريق واحد وخسر كفريق واحد. |
| Plana bağlı kalacağız ve bir ekip olarak çalışacağız. | Open Subtitles | علينا أن نتبع الخطة و نعمل كفريق |
| ekip olarak çalışma teklifini kabul ediyorum. | Open Subtitles | سوف أوافق على عرضك بأن نعمل كفريق واحد. |
| Bunun anlamı bu işi ekip olarak yapacağız. | Open Subtitles | مما يعني أن نقوم بالأمر معا كفريق |
| Sen, ajanların, Abby hatta Müdür Vance ile birlikte birbirine bağlı bir ekip olarak çalışıyoruz. | Open Subtitles | حسناً، أنت و عملائك و (آبي) و حتى المدير (فانس)، جميعاً نعمل معاً كوحدة متماسكة. |