| ekmek kızartma makinesini ve onun çıkış noktasıyla yaşadığı karmaşık ve değişken ilişkiyi tam olarak anlıyorsun. | Open Subtitles | أنت حصلت على المحمصة بالكلية، وحبّه المُعقد وكُره العلاقات السطحية |
| Sana düğün hediyesi olarak aldığım ekmek kızartma makinesini görüyor musun? | Open Subtitles | رأيتي المحمصة التي اعطيتك إياها كهدية الزفاف؟ |
| Yıllar sonra o ekmek kızartma makinesini tezgâhında görüyorum. | Open Subtitles | الوم الخبز المحمص على كل مشاكلي بعدها سنوات، رأيت تلك المحمصة في قائمتك |
| Normalde, pazu çalışmamı yaparken ekmek kızartma makinesini ayna olarak kullanırım. | Open Subtitles | عادةً، استخدم المحمصة كمرأة عاكسة عندما ارفع الأثقال بعلبة الشوربة. |
| Hafta sonu ekmek kızartma makinesini açmış. | Open Subtitles | تقول بأنه فكك المحمصة طوال العطلة الأسبوعية |
| ekmek kızartma makinesini de kırdım. | Open Subtitles | لقد كسرت المحمصة أيضاً. |