Bunu doğrulamak için Kahire'deki elçilikle bağlantı kurdum ama geri dönmediler. | Open Subtitles | إتصلت بالسفارة في "القاهرة" للتأكد، لكني لم أحصل على أي رد. |
Ve ben seni bu ülkeye aldım Ve şimdi elçilikle falan mısın? | Open Subtitles | و لقد خرقت شروط إطلاق سراحك بترك البلاد و طليقتك بالسفارة |
elçilikle irtibata geç ve Büyük Elçiye olanları anlat. | Open Subtitles | إتصل بالسفارة وتأكد من أن السفير يعرف ما يحدث |
- Belki sizinle paylaşabilirim-- - iki kez elçilikle görüştüm. | Open Subtitles | ذهبت للسفارة مرتين |
Pekala, bir elçi veya elçilikle ya da menopozdaki birisiyle konuşmam lazım. | Open Subtitles | أريد أن أتكلم مع السفير إلى سفارة أو شخص مسؤول |
Bence elçilikle bağlantıya geçmeliyiz. | Open Subtitles | أعتقد أننا يجب أن نتصل بالسفارة |
Bu beyaz herif elçilikle görüşmek istemedi. | Open Subtitles | هذا الاجنبي اراد الاتصال بالسفارة |
elçilikle iletişime geçmek için size ihtiyacım var Freddie. | Open Subtitles | (أريد منك أن تتصل بالسفارة يــا (فريــدي، |
Ve Carly'nin kaldığı yerin bilgilerini elçilikle paylaşacağız. | Open Subtitles | سأرسل للسفارة موقع (كارلي). |
Moskova ya da buradaki elçilikle ilgili ya da buradaki Teşkilat'ta çalışan bir adamımızla bağlantılı bir şeyler. | Open Subtitles | ربّما في سفارة (موسكو) أو السفارة التي هنا ربّما هناك شيء متّصل بـ العاملين في وكالتنا |