| Aynı Eldeki iki parmak gibiyiz. | Open Subtitles | نحن مثل الأصبعين على نفس اليَدِّ |
| - Doğru... ama... Eldeki bir kuş.. | Open Subtitles | حقيقى لكن... .طير في اليَدِّ... |
| Eldeki bir öpücük belki biraz Avrupayi-- | Open Subtitles | القبلة على اليد قد تكون غالية جداً |
| Yanlış Eldeki parmakları yakmışız. | Open Subtitles | أحرقنا الأصابع على اليد الخطأ. |
| "Eldeki serçe damdaki güvercinden iyidir." dedi. | Open Subtitles | ماذا برأيك عن مثل الذي يقول عصفورٌا في اليد ولا إثنان على الشجرة؟ |
| Eldeki kan akışı, el kesildiği sırada kalbin hâlâ atmakta... | Open Subtitles | لا أعرف، ماذا أرى؟ مجرى الدم في اليد يفترض أن القلبّ كان لا يزال نابضاً |
| Eldeki kuş. | Open Subtitles | أي طير في اليَدِّ. |
| "Eldeki Bir Kuş: | Open Subtitles | "طائر في اليَدِّ: |
| Eldeki kuş da şey gibi... | Open Subtitles | الطير في اليَدِّ مثل... |
| -Sol Eldeki parmak izlerinden. | Open Subtitles | البصمات على اليد اليسرى كانت سليمة |
| - Ducky. - Eldeki ize kadar. | Open Subtitles | وصولا إلى العلامة على اليد. |
| Colby öldü millet. Yanlış Eldeki parmakları yakmışız. | Open Subtitles | لقد مات (كولبي) يا رفاق، أحرقنا الأصابع على اليد الخطأ. |
| Eldeki bu kuş, çalılıktaki 10 kuşa bedel olacak. | Open Subtitles | هذا العصفور في اليد سوف يساوي عشرة على الشجرة |
| Eldeki bir tavuk, onu bütün... ..haftasonu için 10'a bölmekten iyidir. | Open Subtitles | عصفور في اليد خير من عشرة في الأسبوع |
| Eldeki bir kuş üç kuş oldu gibi. | Open Subtitles | يبدو أنهم أصبحوا ثلاثة عصافير في اليد |