Bu bir elektrostatik boşalımı. Radyoaktif bombardımanların bir yan etkisidir. | Open Subtitles | {\fnAdobe Arabic}،إنّه تفريغ للكهرباء السّاكنة تأثير جانبيّ للغمر الإشعاعيّ. |
Gemiyi Galen 2'nin atmosferine sürdüğüm zaman elektrostatik tampon sekansını başlatmayı unuttum. | Open Subtitles | عندما أخذت السفية إلى الغلاف الجوي .في (جالينوس 2) ..لقد أستخففت تسلسل التخزين المؤقت للكهرباء |
Federal Havacılık Kurulu görevlileri, iki gün önce Lexington'da meydana gelen uçak kazasının elektrostatik patlamadan kaynaklanabileceğini söyledi. | Open Subtitles | قال المتحدّث بإسم شركة الطيران الإتحادية بأنّه من المحتمل بأن الصاعقة الكهربائيّة هي السبب الرئيسي للكارثة الجويّة التي حدثت في (لكسينجتون) قبل يومين |
Federal Havacılık Kurumu'nun resmi açıklamasına göre elektrostatik bir patlama 2 gün önceki Lexington felaketine yol açmış olabilir. | Open Subtitles | قال المتحدّث بإسم شركة الطيران الإتحادية بأنّه من المحتمل بأن الصاعقة الكهربائيّة هي السبب الرئيسي للكارثة الجويّة التي حدثت في (لكسينجتون) قبل يومين |
Tamamen temiz. Hiç elektrostatik enerji izi yok. | Open Subtitles | الجميع بخير، لايوجد أثر للطاقة الكهروستاتيكية. |
Üçüncü fareden gelen elektrostatik atım biraz daha az gibiydi, yani gelişme kaydediyoruz. | Open Subtitles | الموجة الكهروستاتيكية التي انبعثت من الفأر الثالث كانت تبدو أقل بكثير، لذا فنحن نحرز تقدماً. |
elektrostatik ve sürtünme ışınımı hakkında bir makale olacaktı. | Open Subtitles | أتذكر مقال حول الكهرباء الساكنة و الإشعاع الضوئي |
Atmosferdeki elektrostatik dalgalanmalar... Şaşırmadım. | Open Subtitles | تقلبات الكهرباء الساكنة في الجو لست متفاجئًا |
Hayaletlerin gerçekleştirilmesi elektrostatik yüklere bağlıdır. | Open Subtitles | تجسد الشبح يعتمد على شحنات الكهرباء الساكنة |