Onu ellerinin arasında tuttun. | Open Subtitles | مهما كان هو فله علاج انت حملته في يدك |
Eğer olay gerçekten ellerinin arasında ise, | Open Subtitles | إذا كانت الأمور هنا في يدك حقيقةً |
Ben, Bayram Han, Babür Hanedanlığı'nın sadık hizmetkârı sana bir kez daha Babür halkının geleceğinin ellerinin arasında olduğunu hatırlatıyorum. | Open Subtitles | أنا بيرم خان الخادم الوفي لحكومة المغول اليوم أذكرك مرة أخرى أن مستقبل المغول في يديك أنت يا جلال الدين |
ellerinin arasında tuttuğun yalnız benim hayatım değil Riley'ninki de. | Open Subtitles | ليس حياتي فقط التي تحملها في يديك انها حياة رايلي, ايضا |
Bebeğini ellerinin arasında ilk defa tutarsın ve o anda, hiç düşünmeden şunu bilirsin, "bu çocuk için öldürürüm bu çocuk için ölürüm." | Open Subtitles | تحمل طفلك في يديك للمرة الأولى... وفي الحال، حتى بدون أن تفكّر تعلم: "سأقتل لأجل هذا الطفل" |