Evet, mesela Eloise olayındaki gibi. | Open Subtitles | نعم ، مثل الطريقة التي تعاملت بها مع وضع إلويز |
Birkaç çocuk iki gün önce Eloise'de bir ceset buldular. | Open Subtitles | بعض الصبية عثروا منذ يومين على جثة هذا الرجُل في مصحة إلويز |
Sana bir şey söyleyeyim mi? O kız, yani kızın Eloise o senin hayatında güzel olan tek şey. | Open Subtitles | اسمح لي ان اقول لك شيئا الفتاة,ابنتك,إلويس |
Şunu söylemek isterim ki; bu oyun annem, Eloise Fischer'ın anısına adanmıştır. | Open Subtitles | حسناً، سأقول فقط ان هذه المسرحية مُهداة الى ذكرى أمي (إلويس فيشر) |
Eloise Kurtz, birinin Danny'nin cinayetini ört bas ettiğinin kanıtı. | Open Subtitles | الويس كورتز دليل على ان شخص ما يغطى مقتل دانى. |
New York Plaza Hotel'deki "Eloise Portresi"nin altında çay içmeye gider. | Open Subtitles | نقود إلى (نيويورك) ، فندق بلازا "لإحتساء الشاي و بورتيريه "إيليويز |
Bence bunu yapanlar Eloise Kurtz'e bu iğneyi veren insanlardı. | Open Subtitles | وأعتقد من فعل ذلك هو الذى أعطى ألويس هذا الدبوس. |
Detroit'in hemen dışında Eloise diye bir akıl hastanesine... kapatılmış, orayı biliyor musun? | Open Subtitles | كانت نزيلة مصحة إلويز للأمراض العقلية التي تقع على مشارف مدينة ديترويت, أتعرفها ؟ |
Eloise birden dünyanın en iyi akıl hastanesi oldu. | Open Subtitles | إلويز كانت, في وقتٍ من الأوقات, أكبر مصحة في العالم |
Maalesef Eloise Penelope ile ilişkim fedakârlıkta bulunmak zorunda kaldığım şeylerden biri. | Open Subtitles | للأسف يا (إلويز)، علاقتي بـ(بينيلوبي) هي أحد الأمور التي اضطررتُ للتضحية بها |
Telefonda Eloise ile konuştum. | Open Subtitles | كنت قد أنهيت مكالمتي مع إلويز للتو |
Birden çok kaynak... Eloise'da bir yangın çıktığını bildirdi. | Open Subtitles | مصادر عديدة تقول إن الحريق ... الذي اندلع في مصحة إلويز تسبب في |
Bay Araga, siz Eloise'e ders verirken, büyükbabası nerede olur? | Open Subtitles | حسناً، سيد (أراغا) عندما تقدم دروساً لـ(إلويس) أين يكون جدها؟ |
Kendimizi mukaddesliğe ve ibadete adayabiliriz, aynen Abelard ve Eloise gibi. | Open Subtitles | سنعيش في التسبيح و الصلوات (مثل (أبيرلارد (و (إلويس |
Belki Eloise'in televizyon izlediği saatleri azaltma yoluna gidebilirsiniz. | Open Subtitles | ربما عليك أن تهتم بتقليص عدد ساعات (إلويس) في مشاهدة التلفاز. |
Eloise Kurtz'ü ona yanlış bilgi vermesi için gönderdim. Olayı bırakacaktı. | Open Subtitles | لقد كلفت الويس كورتز ان تقوده الى طريق مسدود حتى يتراجع. |
Adının Kate Jones olduğunu söylemişti ama aslında Eloise Kurtz'tü. | Open Subtitles | لقد سميت نفسها كيت جونز وليس الويس كوتر كانت مصدرى عن دانى هيشت |
Yeni ve geliştirilmiş Eloise ile ona beş dakika verirsek itiraf edecekti. | Open Subtitles | أنه سيعترف بمقتل (إيليويز) إن منحناه 5 دقائق مع (إيليويز) الجديدة المطورة |
Gerçek adı Eloise Kurtz'müş. Biri benimle konuşması için ona para vermiş. | Open Subtitles | اسمها الحقيقى ألويس كورتز, وشخص ما دفعها للكلام معى. |
Eloise Kurtz'ün eşyalarının arasında bulmuştum. | Open Subtitles | وجدته فى صندوق متعلقات الويز كيرتز |
- ...ve burada neler dönüyor? - Adım Kelly, Eloise Kelly. | Open Subtitles | وماذا يجرى بحق السماء أدعى كيلى ايلويز كيلى |
Bir şey daha, Desmond eğer sayılar beni ikna etmezse, Eloise'i tanıdığını söyle. | Open Subtitles | إن لم تقنعني الأرقام فأريدك أن تخبرني بأنّك تعلم بأمر (إيلويس) |
Bugün, eskiden Plaza Otel dışındaki iskele alanda buldum kendimi, ve Eloise'i düşündüm. | Open Subtitles | اليوم كنت أتجول عند مساحة السقالات خارج ما كان يُطلق عليه فندق (بلازا)... و فكرت بشأن (إيليوس... ) |
Eloise. | Open Subtitles | ايلويس |