Emerald City'deki kadar barışçıl ve gül pembe olsun. | Open Subtitles | أتَمنى لو كانَت الحياة في الانفرادي وَردية و هادِئَة كما هيَ في مدينَة الزُمُرُد |
Emerald City'deki şartlar hızla kötüleşiyor. | Open Subtitles | الأوضاع تَتَدَهوَر بِسُرعَة في مدينَة الزُمُرُد |
Emerald City'deki hayata alışmana yardımcı olacak. | Open Subtitles | سيُساعِدُكَ في التأقلُم معَ الحياة في مدينَة الزُمُرُد |
Emerald City'deki en iyi huylu mahkûm olacağım. | Open Subtitles | سأكون الرجُل صاحب أفضَل سلوك في مدينة الزمرد |
Emerald City'deki herkese Supreme Allah'ın bitmediğini söyle. | Open Subtitles | أخبِر الجميع في مدينة الزمرد أن (الأعلى) لم يفرُغ منكُم |
Henüz saat 17.00 ama Emerald City'deki mahkûmlar gece için hücrelerine kapatıldılar bile, bir çift yatak, bir lavabo ve bir tuvaletle beraber iki kişi bir odada. | Open Subtitles | إنها الخامِسَة مساءً فقط، لكنَ المَساجين في (مدينَة الزُمُرُد) تَمَّ الإقفال عليهِم للَيل إثنان في كُل زِنزانَة و لا شيءَ فيها سِوى سَريرين |