"emily ile" - Translation from Turkish to Arabic

    • مع إيميلي
        
    • مع ايميلي
        
    • مع إميلي
        
    • وايملي
        
    • من إيميلي
        
    Belki Emily ile takılmak yerine onu açık mezara doğru yönlendiriyordu. Open Subtitles ربما بدل التسكع مع إيميلي كانت تبُرأ نفسها من نبش قبر
    Eğer Emily ile savaşa gireceksen bundan iyi bir şey çıkmaz. Open Subtitles لو دخلتِ في حرب مع إيميلي لن تجدي شيء من هذا
    Geçen gece, Emily ile birlikte şehir merkezindeki bir partiye gittik. Open Subtitles في الليلة السابقة ...كنت مع ايميلي وكنا في الحفله الغبية ...في وسط البلدة
    Farkındasın değil mi, Emily ile Tayvanda da olabilirdim. Open Subtitles اتعلم , لم يمكنني ان اكون فى تايلاند مع ايميلي .
    Tobias ve ben, Emily ile birlikte bir aile yemeği planladık ve bize başka planlarının olduğuna dair bir mesaj attı yani belki buraya gelmiştir diye düşündüm. Open Subtitles توبياس و أنا كان لدينا عشاء عائلي مع إميلي مخططاً تركت لنا رسالة ، قائلة ان لديها خطط أخرى فظننت ربما من الممكن انها تريد العودة لهنا
    Biz de Emily ile New York'ta buluşacağız. Open Subtitles وسنقوم بتوصيل الجميع مع إميلي في نيويورك
    Burada yalnız değilim. Hanna ve Emily ile birlikteyiz.. Oh! Open Subtitles انني لست وحديا هانا وايملي هنا مرحبا شباب اهلا
    Ölümünden beri Emily ile kişisel bir deneyimin oldu mu? Open Subtitles هل واجهت أنت تجربة شخصية مع "إيميلي" منذ أن توفيت؟
    Emily ile üniversiteye gitme konusunu konuştunuz mu? Open Subtitles هل تحدثت مع إيميلي بخصوص ذهابها إلى الجامعة؟
    Dün Emily ile beraberken, bilinmeyen numaradan mesaj aldım. Open Subtitles عندما كنت مع إيميلي البارحه وصلتني رساله من مجهول
    Emily ile birlikteyken hep manşetlerdeydik, hataydı bu. Open Subtitles إسمعي عندما كنت مع إيميلي لقد كنا نعيش تحت الأضواء وهذا كان خطئاً
    Sana Emily ile savaşa girmekten hayır gelmeyeceğini söyledim. Open Subtitles لقد أخبرتكِ بذلك إذا خضتِ الحرب مع إيميلي لا شيء جيد سيأتي من ذلك
    Emily ile beraber olmak, beni daha özgüvenli biri yaptı. Open Subtitles وجودي مع ايميلي جعلني اكثر ثقه بنفسي
    Ben, Emily ile konuşmalıyım. Open Subtitles بن احتاج ان اتحدث مع ايميلي لدقيقه
    Fakat o Emily ile beraber olabilmek için adaylıktan vazgeçti. Open Subtitles لكنه سحب اسمه لكي يكون مع ايميلي
    Emily ile işi pişiriyor musun? Open Subtitles هل لديك علاقة مع ايميلي ؟
    Emily ile iş üstünde misin? Open Subtitles هل لديك علاقة مع ايميلي ؟
    Başka birşey? Emily'den bahsedebilirim size. Emily ile dans okuluna gitmiştim. Open Subtitles ...استطيع ان اخبرك عن إميلي لقد ذهبت الى مدرسة الرقص مع إميلي
    Bugün okulda Emily ile konuşurken aynı Ali gibiydin. Open Subtitles كنتِ تبدين مثل (آلي) تماماً عندما تكلمتِ مع (إميلي) في المدرسة اليوم
    Hala okuldayım. Emily ile işleri tamamlıyoruz. Open Subtitles مازلت في المدرسة، أكمل المهمة مع (إميلي)
    Hanna ve Emily ile buluştum. Open Subtitles قابلت هانا وايملي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more