Belirsizlik çok kötü bir şeydir. Evrimsel olarak kötüdür. Eğer onun yırtıcı bir hayvan olup olmadığından emin değilseniz, çok geç. | TED | الآن، الشك شيء سيء للغاية. إنه من الناحية التطورية هو أمر سيئ. إذا كنت غير متأكد أن ذلك مفترس، سيكون الأمر متأخرا جدا. |
Eğer öldürdüğü kişinin asılmasına sebep olan suçu işlediğine emin değilseniz, suçlayabilirsiniz ve suçlamanız gerekir. | Open Subtitles | يمكنك، وينبغي. إذا كنت غير متأكد من أن هذا الرجل. من أن الرجل الذي أعدمه لم يرتكب هذه الجريمة. |
Eğer öldürdüğü kişinin asılmasına sebep olan suçu işlediğine emin değilseniz, suçlayabilirsiniz ve suçlamanız gerekir. | Open Subtitles | يمكنك، وينبغي. إذا كنت غير متأكد من أن هذا الرجل. من أن الرجل الذي أعدمه لم يرتكب هذه الجريمة. |
Eğer en iyisi bu değil ve emin değilseniz o zaman tekrar hazırlayın. | Open Subtitles | إذا لم تكن الأفضل وأنتم غير متأكدين فأعيدوا فعلها |
Eğer bu yolun sizin için doğru olduğuna emin değilseniz derhal bırakabilirsiniz. | Open Subtitles | أن كنتم غير متأكدين تماماً أن هذا الطريق المناسب لكم يمكنك أن تتوقف فوراً |
Hangi sırada olmanız gerektiğinden emin değilseniz size yakın bir asker veya memur bulup ona danışın. | Open Subtitles | إن لم تكن متأكد أي طابور من المفترض أن تكون به أبحث عن أقرب جندي أو ضابط وأسأله |
' Eğer emin değilseniz neden bunları gitmiş olmak istiyorum . | Open Subtitles | لانك غير متأكد من رغبتك فى زوالهم |
Eğer % 100 emin değilseniz, DNA sonuçlarını bekleyelim, tamam mı? | Open Subtitles | إذا لم تكن متأكد تماماً ، دعنا ننتظر فقط نتائج الحمض النووي ، حسناً؟ |
Eğer emin değilseniz, yanıma gelin. | Open Subtitles | لو لم تكن متأكد , تعال لرؤيتي أيضاً |