| Sizin de Emrettiğiniz gibi hesaplarınıza tam erişim imkânı tanıdım. | Open Subtitles | كما أمرت, أعطيتها الحق الكامل لكل حساباتك |
| Emrettiğiniz gibi filo çoğalıcılarla çarpışmaya devam ediyor. | Open Subtitles | الاسطول يستمر بالتشابك مع المستنسخين كما أمرت |
| Emrettiğiniz gibi inşaata başladığımızdan beri ormanı en iyi şekilde koruyoruz. | Open Subtitles | ، كما أمرت ، نحن نقلل من أي تعكير يحدث للغابة إلى أدنى حد ونحن بالكامل نحترم ذلك أثناء مرحلة البناء |
| Emrettiğiniz gibi, Maeyoungok ve Mabul'u Jungwon'a gönderdim. | Open Subtitles | كما طلبت ، أرسلت ماييونغوك ومابول إلى جونغوان |
| Emrettiğiniz gibi her şey kayıt altına alınarak, plana uygun yapılıyor. | Open Subtitles | تماماً في الموعد المحدد وبدأ تسجيله كما طلبت |
| Emrettiğiniz gibi yapardım Gardiyan'ım ama uşağım bana Arayıcı'nın da orada olduğunu söyledi. | Open Subtitles | سأفعل كما تأمر ، أيها "الصائن". لكن" جالبالشقاء"تابعي، قال ليّ أن الباحث معها. |
| - Emrettiğiniz gibi, onlara da haber verildi. | Open Subtitles | ) ..إنهم ضرورة - ولقد تم الأمر كما طلبتِ - |
| Orman Emrettiğiniz gibi temizlendi efendim. Lâkin, örümcekler cenuptan gelmeye devam ediyor. | Open Subtitles | لقد نظّفنا الغابة كما أمرت يا سيّدي ولكن المزيد من العناكب لا تنفك تأتي مِن الجنوب |
| Emrettiğiniz gibi Bay Cole'u getirdim efendim. | Open Subtitles | التقريرمع السيد كول, كما أمرت سيدى0 |
| Emrettiğiniz gibi hallettik. | Open Subtitles | -الحراس والعربة ؟ -تم الاهتمام بهم كما أمرت |
| Emrettiğiniz gibi üretime başladık yüce imparatorum. | Open Subtitles | بدأنا الأنتاج كما أمرت,صاحب الجلالة. |
| Emrettiğiniz gibi Haliç cephesini açmaya çalışıyoruz. | Open Subtitles | نحن نحاول أن نخترق منطقة "القرن الذهبى"كما أمرت |
| Emrettiğiniz gibi üretime başladık yüce imparatorum. | Open Subtitles | بدأنا الأنتاج كما أمرت,صاحب الجلالة. |
| Emrettiğiniz gibi Haliç cephesini açmaya çalışıyoruz. | Open Subtitles | نحن نحاول أن نخترق منطقة "القرن الذهبى"كما أمرت |
| Emrettiğiniz gibi yaptım. | Open Subtitles | لقد فعلت كما طلبت |
| Emrettiğiniz gibi buradayım, majeste. | Open Subtitles | ها أنا أتيتك كما طلبت جلالتك |
| Majesteleri, Kahin, Emrettiğiniz gibi. | Open Subtitles | ... جلالتك سنتجه الى الجنوب كما طلبت |
| - Emrettiğiniz gibi, Lordum. | Open Subtitles | كما تأمر يا سيدي |
| - Emrettiğiniz gibi, onlara da haber verildi. | Open Subtitles | ) ..إنهم ضرورة - ولقد تم الأمر كما طلبتِ - |
| Rapor, Bay Pennell? Nöbeti Emrettiğiniz gibi gerçekleştirdik. Kaybımız yok. | Open Subtitles | ، نحن نقوم بالراحه كما امرت . لا اصابات |
| Emrettiğiniz gibi para ve yemek, yarın.... Taoyuan Köyune gidiyor. | Open Subtitles | النقود والطعام الذين أمرت بهم سيُرسلون لقرية (تاويون) غدًا. |