"en büyük şey" - Translation from Turkish to Arabic

    • أكبر شيء
        
    • أهم شيء
        
    • أعظم شيء
        
    • أكبر شئ
        
    • اكبر شيء
        
    Ayrıca dairemize sığacak, bulabildiğim en büyük şey o. Open Subtitles و هذا أكبر شيء وجدته يتناسب مع حجم شقتنا
    Ayrıca dairemize sığacak, bulabildiğim en büyük şey o. Open Subtitles و هذا أكبر شيء وجدته يتناسب مع حجم شقتنا
    Kesinlikle hayatımda şimdiye kadar olan en büyük şey, yeni parçacıkların keşfedilmesidir. Open Subtitles 00 صباحا بتوقيت جنيف ومن المؤكد أن أهم شيء قد حدث اكتشاف جسيمات أساسية جديدة
    Bu sınav için çalışman gereken en büyük şey "Yasama Kolu." Open Subtitles هكذا أهم شيء تحتاج لدراسة لاختبار الخاص بك هو... "السلطة التشريعية".
    "Hayat boyu öğreneceğin en büyük şey sadece sevmek ve karşılığında sevilmektir. " Open Subtitles أعظم شيء ستتعلمه أبداً هو أن تحب ... وتكون محبوباً في المقابل
    Hayat boyu öğreneceğin en büyük şey sadece sevmek ve karşılığında sevilmektir! Open Subtitles أعظم شيء ستتعلمه أبداً ... هو فقط أن تحب ... وأن تكون محبوباً في المقابل
    - Gördüğün en büyük şey nedir? Open Subtitles ما هو أكبر شئ رأيته؟
    Saça bak. Gördüğüm en büyük şey. Open Subtitles انظري الى هذا الصورة هنا انه اكبر شيء رأيته
    Bir yarışma kazanıyorum muhtemelen başıma gelecek en büyük şey... Open Subtitles لقد ربحت مسابقه .. ربما أنها أكبر شيء حدث لي في حياتي
    Hasat Festivali kariyerimde yaptığım en büyük şey. Open Subtitles مهرجان الحصاد هو أكبر شيء فعلته في حياتي المهنية
    yaptılar. Ama yaptıkları en büyük şey yaptığımızın tamamen tersi oldu: bağımlılar için kocaman bir iş yaratma programı ve küçük işler kurmak için mikro kredi. TED ولكن أكبر شيء يقومون به كان معاكسًا تمامًا لما نقوم به: برنامجًا ضخمًا لخلق فرص عمل للمدمنين وتخصيص قروض صغيرة لإقامة مشاريع صغيرة.
    Şey, bu şimdiye kadar yaptığım en büyük şey. Open Subtitles حسناً، هذا أكبر شيء فعلته بحياتي
    Bu, Uni-Prod'un dizileri geliştirmesi için şu zihinsel engelliyi işe almasından beri gerçekleşen en büyük şey! Open Subtitles هذا أكبر شيء حدث منذ ان قامت "يونيبرود" بإستئجار هذه البريطانية لتدير تطوير الدراما
    Sana söylüyorum, kaptan, bu Kong denen dünyadaki en büyük şey. Open Subtitles أؤكد لك ايها القبطان أن (كونج) أكبر شيء في العالم
    Şimdiye kadarki en büyük şey neredeyse. Open Subtitles أنه بمثابة أهم شيء حصل لي
    Eğer pazarlık yapar, mürettebatın saatliğini üç yüz elli dört yüze düşürebilirsek, bu şirket Teksas Air'den beri en büyük şey olabilir. Open Subtitles ، إذا بدأت بالتفـاوض يُمكن لتكلفة سـاعة الطاقم تنخفض ، إلى 350 دولار في السـاعة سيكون هذا بمثـابة أهم شيء حدث منذ حركة (تكساس) الجويّة
    Hayatında öğreneceğin en büyük şey... sadece sevmek ve karşılığı olarak sevilmektir. Open Subtitles أعظم شيء ستتعلمه أبداً ... ... هو أن تحب وفي المقابل تكون محبوباً
    Bu, hayatımda yapacağım en büyük şey olur. Open Subtitles هذا أعظم شيء يمكنني فعله بحياتي
    Bu, hayatımda yapacağım en büyük şey olur. Open Subtitles هذا أعظم شيء يمكنني فعله بحياتي
    - Afrika'da gördüğün en büyük şey nedir? Open Subtitles ما هو أكبر شئ رأيته في (أفريقيا)؟ فيل
    Bir erkeğin arkadaşından yapmasını isteyeceği en büyük şey belki de. Open Subtitles اعني انه مثل اكبر شيء قد يسأله اي شخص لصديقه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more