"en büyük tehdit" - Translation from Turkish to Arabic

    • أكبر خطر
        
    • أخطر تهديد
        
    • اكبر تهديد
        
    • التهديد الأكبر
        
    • أكبر تهديد
        
    • أعظم تهديد
        
    Çünkü demokrasi için en büyük tehdit halkın bilinçsiz olmasıdır. Open Subtitles لو أنك لا تمتلك مجتمع واعٍ هذأ أكبر خطر علي الديموقراطية
    Ama bazılanmız doğrusunu biliyor. Dünya için en büyük tehdit... Open Subtitles لكن بعضنا يخالفها الرأي أكبر خطر لكوكب الأرض هو
    Bu şimdiye kadar maruz kaldığımız en büyük tehdit. Open Subtitles أن هذا الهجوم أخطر تهديد واجهناه على الاطلاق
    Clios ailesi için en büyük tehdit yine Clios ailesi oldu. Open Subtitles اكبر تهديد لعائلة كليوس هوو مرة اخرى عائلة كليوس
    Şu ufak grubu dağıtacağım, çünkü en büyük tehdit o. Open Subtitles سأقوم بالتخلص أولاً من تيم الصغير لإنه يُمثل التهديد الأكبر
    Muhtemelen vahşi hayata en büyük tehdit... hızla artan insan nüfusuyla... toprak rekabetinden geliyor. Open Subtitles رُبَّمَا أكبر تهديد للحياة البرية هو التنافس على المكان مع السرعة المضطردة في نّموّ السّكّان من البشر.
    Amerikalıya karşı olan endişelerinize katılıyorum ama karşılaştığımız en büyük tehdit olmasına inanmak çok zor. Open Subtitles الآن، أنا أتقاسم الاهتمامات بخصوص الأمريكيين لكن هو أعظم تهديد نواجهه
    Günümüzde Ashaninka halkı ve Benki için... ...en büyük tehdit... ...yasadışı ağaç kesiminin yapılmasıdır... ...ve insanlar güzel ormana gelip... ...eski maun ağaçlarını kesiyor... ...ve bunları dünya pazarları için nehrin aşağısına doğru yüzdürüyor. TED أما اليوم فإن أكبر خطر يهدد شعب ال "أشانينكا" و بينكي يأتي من القطع الجائر للأشجار الناس الذين يأتون للغابات الجميلة ويقومون بقطع أشجار ال "ماهوجوني" القديمة وينقلونها طفوا عبر النهر لأسواق العالم.
    Bölüm tehditleri durdurmak için kuruldu ve şu anda en büyük tehdit... Open Subtitles "الشعبة"، تأسست لإيقاف الأخطار والآن، أكبر خطر علينا هو...
    Isha, Scar'ın minik Oscar için en büyük tehdit olduğunu biliyor ve koşuşturmaca çok yakınlarındaydı. Open Subtitles (إيشا) تعلم بأن (سكار) (هو أكبر خطر على (أوسكار والمعركة كانت قريبة جداً بحيث تجعلها غير مرتاحة
    Bu şimdiye kadar maruz kaldığımız en büyük tehdit. Open Subtitles أن هذا الهجوم أخطر تهديد واجهناه على الاطلاق
    - Bu çok tuhaf. Bu, kimliğimize yapılan en büyük tehdit olur. Open Subtitles فهذا يُعد أخطر تهديد علينا
    İşte dünya çapında köpekbalıklarının karşısındaki en büyük tehdit de bu: yüzgeçlerinin kesilmesi. "Jaws" yüzünden çoğumuz köpekbalığından ürküyoruz. TED رُبما اكبر تهديد لأسماك القرش على مستوى العالم هو ضرب القرش نحن غالباً نخاف من اسماك القرش ,شكراً لفلم "الفك"
    en büyük tehdit terör. Open Subtitles اكبر تهديد علينا الارهاب
    Babam ben yeryüzünde yaşamın tek en büyük tehdit olduğumu söylüyor. Open Subtitles ابي يقول انا اكبر تهديد للارض
    İnsanlar penguenler için her zaman en büyük tehdit olmuşlardır ama şimdi onların tek umutlarıyız. Teşekkürler. TED لطالما كان البشر التهديد الأكبر للبطاريق لكننا اليوم أملهم الوحيد شكرًا
    Ateş Ulusu'na en büyük tehdit, sadece bir çocuk. Open Subtitles التهديد الأكبر فى مواجهة أمة النار مجرد طفل صغير
    Bankalar ve diğer güvenlikli binalarda en büyük tehdit, davet ettiğiniz kişilerdir. Open Subtitles في البنوك والمؤسسات الامنية الآخرى التهديد الأكبر هو الذي يتم دعوتك فيه إلى الداخل
    Şu anda dünyada en büyük tehdit 'Sleeper cells'dir. Open Subtitles في الوقت الحالي أكبر تهديد على العالم هي الخلايا النائمة
    Bunu dünya demokrasisi için en büyük tehdit olarak görmekteyim. Open Subtitles أرى أنه أكبر تهديد لديموقراطيّاتنا حول العالم.
    Bana göre takımın önündeki en büyük tehdit sensin. Open Subtitles من وجهة نظري ، أنت أكبر تهديد علي الفريق
    Tam da bu kapsayıcı duruşun, bizim için en büyük tehdit olduğuna inanıyoruz. Open Subtitles هذه الشمولية هي بالضبط ما نعتقد أنه أعظم تهديد لنا .

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more