Ama aslında bu yeni üretim devriminin en heyecanlı kısmı üretkenliğin ötesine gidiyor. | TED | ولكن في الواقع، الجزء الأكثر إثارة في هذه الثورة التصنيعية الجديدة يذهب إلى من وراء الإنتاجية |
Dünyanın en heyecanlı üç ses ne biliyor musun? | Open Subtitles | أتعرف ما هي الأصوات الثلاثة الأكثر إثارة في العالم؟ |
Dünyanın en heyecanlı üç ses ne biliyor musun? | Open Subtitles | أتعرف ما هي الأصوات الثلاثة الأكثر إثارة في العالم؟ |
Bugün yılın en heyecanlı günü, baba. | Open Subtitles | هو اليومُ الأكثر إثارةً السَنَةِ، أَبّ. |
Hem de tarihin en heyecanlı yarışması. | Open Subtitles | الأكثر إثارةً في تاريخنا |
Birazdan dünyadaki en heyecanlı amigoluk yarışması Amigo TV'de. | Open Subtitles | التالي على تلفزيون الهتاف ، تشيرلدنق الأكثر إثارة في العالم |
Dünyanın en heyecanlı at yarışının şehri: | Open Subtitles | الصفحة الرئيسية لسباق الخيل الأكثر إثارة في العالم: |
Bir hikayeyi bitirmenin en heyecanlı yanı bitirmek değildir, başka birinin onu okumasıdır. | Open Subtitles | الجزء الأكثر إثارة في نهاية القصة, ليس إنهائها... لكن أن يكون لديكم شخص ليقرأها... |
Az önce sevişirken hissettiğim en heyecanlı an penisimin, doğum kontrol halkasına sürttüğü andı. | Open Subtitles | الجزء الأكثر إثارة من الجنس التي مارسناها للتو عندما كان قضيبي يختنق من حلقة اللولب المانع للحمل. |
İşin en heyecanlı kısmı bu değil Jo. | Open Subtitles | جداً نادر لكن ليس هاذا الجزء الأكثر إثارة هنا، جو |