"en kötüsüne" - Translation from Turkish to Arabic

    • للأسوأ
        
    • لأسوأ
        
    -Evet, korkarım size kötü haber getirdim. Kendinizi en kötüsüne hazırlamalısınız. Open Subtitles للأسف أنا أجلب أخبارَا سيئةَ جداً يجب أن تعدوا نفسكم للأسوأ
    Madem en kötüsüne hazırsın... İşte geliyor. Open Subtitles منذ كنت على استعداد للأسوأ ، يتعلق الأمر هنا
    Kendini en kötüsüne göre hazırlaman gerekiyor, eğer sesler güzelse, sorun yok, ama seni dağıtmasına izin vermemelisin. Open Subtitles لديك لمجرد أن تكون مستعدة للأسوأ. وإذا كان هذا يبدو كبيرا. كل ما هو أفضل.
    Üzgünüm Sayın Başkan ama en kötüsüne hazırlıklı olmalıyız. Open Subtitles آسف يا سيدي الرئيسة لكن يجب أن نتحضر للأسوأ
    en kötüsüne bile hazırlıklıyız. Open Subtitles أعتقد أنه من الآمن القول نحن مستعدون بالتأكيد لأسوأ الأمور
    Babamın bana öğrettiği birşey varsa eğer, o da en iyisini ummak fakat en kötüsüne hazır olmaktır. Open Subtitles إذا كان هناك شيئاً واحد علمني إياه والدي فهو أن أتمنى الأفضل ولكن أستعد للأسوأ
    en kötüsüne mi hazırlanmalıyız? Open Subtitles هل يجب علينا أن نكون مستعدين للأسوأ ؟ أنا على ثقة أنّ المعجزات ممكنة
    Yine de en kötüsüne hazırlıklı olmalıyız. Open Subtitles مازلنا بحاجة لأن نستعد للأسوأ ذلك هو عملي
    Öyle umabiliriz ama en kötüsüne hazırlıklı olmalıyız. Open Subtitles يمكننا أن نتحلّى بالأمل لكن علينا التحضير للأسوأ
    Angel sanırım kendini en kötüsüne hazırlamalısın. Open Subtitles أظن أن عليك أن تجهز نفسك للأسوأ
    Eğer cevap verirsen, kendini en kötüsüne hazırla. Open Subtitles اذا رددت فعلا قيج ان تكون مؤهلا للأسوأ
    Bir numaralı kuralım "En iyisini ümit et, en kötüsüne hazırlan"dır. Open Subtitles : مبدأى الأساسى هو "تفائل بالأفضل و خطط للأسوأ"
    Onlara anlatmaya çalıştım. en kötüsüne hazırlanmalısın. Open Subtitles حاولت أن أخبرهم عليك أن تستعد للأسوأ
    Ne bulacağımızı bilmiyorum ama en kötüsüne hazırlıklı olalım. Open Subtitles لا اعلم ما قد نجده لكني مستعد للأسوأ
    İçimden bir his, en kötüsüne hazırlıklı olmamızı söylüyor. Open Subtitles أشعر أننا يجب أن نجهز أنفسنا للأسوأ
    - Bir sürü seçenek var. - O zaman en kötüsüne hazırlanalım. Open Subtitles أنتقي ما تريد من الخيارات - إذن علينا أن نحضّر أنفسنا للأسوأ -
    Ne yazık ki kendimizi en kötüsüne hazırlamak durumundayız. Open Subtitles أخشى أنه يجب علينا أن نستعد للأسوأ
    - en kötüsüne hazırlanmalıyız. Open Subtitles ينبغي علينا جميعاً أنْ نستعد للأسوأ.
    Bana en kötüsüne hazırlanmak zorunda olmayacağıma dair söz verdin. Open Subtitles كنت وعدتني لم أكن أريد أن نستعد للأسوأ
    Bir numaralı kuralım "En iyisini ümit et, en kötüsüne hazırlan"dır. Open Subtitles قاعدتي الأولى أملُ ل أفضل، خطة لأسوأ.
    en kötüsüne hazırlıklı olmalıyım. Open Subtitles يَجِبُ أَنْ أَستعدَّ لأسوأ

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more