"endişeleneyim" - Translation from Turkish to Arabic

• أقلق
• اقلق
• أهتمّ
• أكون قلقُا

Bırak da ben tatlıyı yapma konusunda endişeleneyim sen de onu yeme konusunda endişelen, tamam mı?
لذا دعني أقلق حيال تحضيرها و اقلق أنت حيال أكلها, حسناً؟

Komşularımız konusunda bırak ben endişeleneyim.
دعني أنا أقلق بشأن الجيران فاقلق بشأنك، حسنا؟

Bunun hakkında bırakta ben endişeleneyim, tamam mı?
لما لا تدعني أقلق لوحدي حول ذلك, موافقة؟

Niye o ihtiyar kadın için endişeleneyim?
لمَ يجب أنّ أهتمّ بتلك المرأة؟

endişeleneyim mi güceneyim mi, bilemedim.
لا أعلم إن كان ينبغي عليّ أن أقلق أم أنبهر بذلك

Bırak da hayalleri için ben endişeleneyim.
دعني أقلق حيال أحلامه ، أنت يجب أن تكون مهتما أكثر

- Bırak bu konuda ben endişeleneyim.
فقط دعينى انا أقلق حيال هذا , حسنا؟

Öyleyse sen kendin için endişelen, ben de kendim için endişeleneyim.
اقلقي على نفسك و أنا أقلق على نفسي

Bırakta onun için ben endişeleneyim.
ذلك عملي دعني أنا أقلق بشأن ذلك

Bırak ben endişeleneyim savunmayı desteklemek için, tamam mı?
ودعيني أقلق بشأن الدفاع اتفقنا؟

Bırak da Feraldo hakkında ben endişeleneyim.
حسناً، دعني أقلق وحيداً حول أمر "فرالدو"

Bırak da bunun için ben endişeleneyim.
إسمحي لي أنا بأن أقلق بشأن ذلك.

Bırakında onun davranışları için ben endişeleneyim.
ودعني أنا أقلق من سوء سلوكه

Bırak da kendi sorunlarım için ben endişeleneyim.
دعني أقلق بشأن مشاكلي

Bırak da bunun için ben endişeleneyim.
دعيني أقلق حول ذلك.

Bu köyün lideri olduğum sürece bırak da ben endişeleneyim bunlar için.
بينما انا زعيم هذه القريه دعني اقلق بشأن هذه الاشياء

- Bu sadece üniversite. - O zaman izninle biraz endişeleneyim.
انها الكلية فقط اذاً اتركني اقلق قليلا

Müthiş. Yani, endişeleneyim mi?
رائع اذا انت تقولي انه يجب ان اقلق

- Bırak bu konuda ben endişeleneyim.
-دعيني أهتمّ بذلك