"endişelenirdim" - Translation from Turkish to Arabic

• قلقاً
• سأقلق
• لأقلق
• قلقت
• لقلقت

- Bilmediğimiz şeyler konusunda endişelenirdim.
سأكون أكثر قلقاً حول الأشياء التي لانعلم عنها بهذه المرحلة

Sigara içerken uyuyacak diye her zaman endişelenirdim bu yüzden ben de onu sürekli kontrol eder, küllükleri odadan dışarı çıkarırdım.
كنتُ قلقاً دائماً أن تنام وهي تدخّن في السرير لذلك كنتُ أتحقق من ذلك

Eğer Boston'da olsaydım endişe ederdim. Maçı sattılar mı acaba diye endişelenirdim.
لو كنت في بوسطن ، كنت سأقلق من أنهم سيدعون اللعبة

O adam olsaydım, benim yapabileceklerim için endişelenirdim.
لو أنني مكان هذا الشخص سأقلق بشأن ما يمكنني عمله

Ben olsam daha önce satranç oynamamış bir kızın seni yenmesi konusunda endişelenirdim.
لا، لو كنت مكانك كنت لأقلق أن فتاة لم يسبق لها لعب الشطرنج هزمتك

Ve düşündüğüm tek insan kendimdim... sadece kendim için endişelenirdim.
, والشخص الوحيد الذي فكرت فيه والشخص الوحيد الذي قلقت بسببه كان نفسى

Yerinde olsaydım cadı için endişelenirdim.
لو كنت مكانك , لقلقت بشأن الساحرة

Yerinde olsam çaldığı silah konusunda daha çok endişelenirdim.
لهذا. أجل، لو كنتُ مكانك، سأكون أكثر قلقاً حول المسدّس الذي سرقته منك.

O adamın yerinde olsaydım, böbreğinin beni manyaklaştıracağından endişelenirdim.
لو كنت مكان هذا الشخص لكنت قلقاً من أن تجعلني كليتك مخبولاً

Ben çocukken her zaman doğru olanı yapamayacağımdan endişelenirdim.
عندما كنت طفلاً صغيراً كنت دائماً قلقاً بأنني لن أفعلها بشكل صحيح

Eğer kaynağınızı korumak için endişeleniyorsanız, Bay Goetz milli güvenlik yetkilisi için daha fazla endişelenirdim.
إذا كنت قلقاً حول حماية مصدرك سيد جيتز لكنت قلقت أكثر

Esas heyecanlı olmadığını söylesen endişelenirdim.
كنت سأكون قلقاً إّذا قلت بأنك لست متوتر

Yerinde olsam, daha çok bizim yapacaklarımızdan endişelenirdim, dostum.
سأقلق بشأنك أكثر بما سنفعله نحن بك، يا رجل

Eğer ben onun ailesi olsaydım, üzerinde olan baskıdan biraz endişelenirdim ki o daha büyüme çağında bir çocuk.
لو كنتُ أنا أبوها سأقلق بشأنها بشأن الضغط عليها حول تربية طفل

Kuşkunuz olmasa endişelenirdim.
انى سأقلق ان روادتك انت الشكوك

Şaşırmadım. Öyle olmasaydın endişelenirdim zaten.
أراهن أنني كنت سأقلق لو لم تكوني هكذا

Sizin yerinizde olsam, dışardaki herkese neler olabileceği konusunda endişelenirdim.
، إذا كُنت في مكانك كُنت لأقلق أكثر على ما قد يحدث للجميع غيرها

Eğer ruhlara inansaydım, seninkine endişelenirdim.
إذا كنت أؤمن في الأرواح، لم أكن لأقلق بشأن روحك.

Kemikleriniz olsaydı sizin için endişelenirdim.
لو كنت تملكون عظام يا رفاق . لكنت قلقت عليكم

Tulip gibi kız arkadaşım olsa gece gündüz endişelenirdim dostum.
لأنه لو كان لدى فتاة مثل "توليب"، لقلقت عليها طوال اليوم يا رجل.

- Yerinde olsam endişelenirdim.
ــ لو كنت مكانك لقلقت