"endişelenirim" - Translation from Turkish to Arabic

• أقلق
• سأقلق
• كنت قلقاً

Bu araba için her yerde endişelenirim ben.
أنا أقلق على سيارتي في أي مكان ليس فقط هنا

İşim risk analiz etmek. Tabii endişelenirim.
حسنا اني قضيت حياتي بالتحليل عملي هو أن أقلق

Ben hallederim. İşim risk analiz etmek. Tabii endişelenirim.
حسنا اني قضيت حياتي بالتحليل عملي هو أن أقلق

Tamam, eğer midye çorbası istersem o zaman endişelenirim.
حسنا سأقلق بخصوص هذا اذا طلبت حساء الحلزون

Ne zaman sokaklarda başıboş gezmeye başlarsın, o zaman senin için endişelenirim.
عندما تتجول فى الشوارع بلا هدف عندها سأقلق عليك

Sen mutlu konuşmaya çalıştığında hep endişelenirim.
لقد كنت قلقاً عليك عندما سمعت صوتك

Her şey hakkında endişelenirim, ama ben neysem oyum, ...ve sizin de bundan kaçınmanız gerektiğini sanmıyorum.
أنا أقلق على أمور كثيرة ولكن هذه حقيقتي ويجب ألا أتهرب منها

Annem yok, babam yok, sandöviçim yok. endişelenirim.
لم أجد أبى أو أمى أو شطيرة بدأت أقلق

Elbette endişelenirim. Sen benim kardeşim gibisin.
بالطبع أقلق فأنت كالأخ بالنسبة لي

Onlar için endişelenirim. Onlarla kendimi bir tutarım.
إنني أقلق بشأنهم أشعر بمشاعرهم

Ben endişelenirim, yaptığım şey bu. Ama sebebini bulmaya çalışmayı bırakmalısın.
وأجل أقلق بشأن نضجك أحياناً

Ben senin için her zaman endişelenirim.
دائماَ أقلق عليك

Ben her şey için endişelenirim.
إنني أقلق حيال كل شيء

Elbette endişelenirim.
بالطبع، أنا أقلق.

Ben endişelenirim.
- لاتقلق. أنا أقلق.

- Yarın... - O zaman, yarın endişelenirim...
- اذن غداً أقلق

Ben endişelenirim. Endişelenme işini benim yapmama izin ver.
انا سأقلق دعيني أنا أتولي القلق

Ona bir şey olacak, hastalanacak diye endişelenirim.
سأقلق اذا مرض او اصابه شيء

Eğer bunu kaldıramazsan, senin için endişelenirim.
لو لم تتأثرى بهذا، سأقلق عليك

Kendimi bildim bileli para için endişelenirim ben.
كنت قلقاً بشأن ذلك مذ كنت واعياً

Tabii endişelenirim.
حسناً، بالطبع كنت قلقاً.