| Eğer ona sert davranırsak, ...dışarıdan karışıyor gibi görünmesinden dolayı endişeliyiz. | Open Subtitles | نحن قلقون أن يبدو كل هذا كتدخل خارجي لو قسونا عليه |
| İlerlemenin duraksayacağından endişeliyiz. | TED | ونحن قلقون بعض الشيء، بأن التقدم لحد اليوم قد يتأخر. |
| Yeterince iyi olmadığımız için endişeliyiz. | TED | نحن قلقون جدًا نتيجة ظننا أننا لسنا جيدين كفاية |
| Ve biz senin takıldığın bu kötü arkadaş grubu konusunda endişeliyiz. | Open Subtitles | ونحن قلقين حيال مجموعه الشباب الاشرار الذين ترافقهم وتمشي معهم |
| Kusura bakmayın. İlk çocuğumuz. Biraz fazla endişeliyiz sanırım. | Open Subtitles | آسفان جداً، إنها طفلتنا الأولى أظننا قلقين أكثر من اللازم |
| Özellikle Küba konusunda endişeliyiz. | Open Subtitles | نحن بوجه الخصوص مهتمون بـ كوبا |
| Araya gireceğim ama bozulmanın oranı konusunda ikimiz de endişeliyiz. | Open Subtitles | فقط للتعجل , كلانا قلقان حول معدل التدهور |
| Biliyorum, hepimiz iklim değişikliği hakkında endişeliyiz ama problem iklim değişikliği değil. | TED | والآن، أعلم أننا جميعًا قلقون حيال التغير المناخي، ولكن التغير المناخي ليس هو المشكلة. |
| Başkan: "Bu konuda endişeliyiz çünkü kendi selametimiz ve güvenliğimizle bağlantısı bulunmakta." dedi. | Open Subtitles | وقال الرئيس: 'نحن قلقون حيال ذلك لان 'ذلك متعلق بسلامتنا الخاصة وأمننا |
| Baban çok endişeli! Hepimiz çok endişeliyiz! | Open Subtitles | أبيك قلق جداً عليك وكذلك كلنا قلقون عليك |
| Biraz endişeliyiz tatlım,senin çok fazla çalışıyor olman. . | Open Subtitles | إننا قلقون قليلاً نتلقى منكِ رسائل إلكترونية من مكتبك في الثانية صباحاً |
| endişeliyiz, çünkü son olaylar göz önüne alındığında dikkat dağınıklığından çok daha kötü durumda olmalıydın. | Open Subtitles | نحن قلقون لأنه بالنظر للأحداث الأخيرة من المفترض أن تكون أسوء بكثير من بعض الشرود الذهني |
| Ayrıca çok fazla çalıştığın için de endişeliyiz. | Open Subtitles | لكننا أيضاً قلقون لأننا نعتقد بأنك تعمل بجد |
| Gördüğünüz üzere çok endişeliyiz, ama sizden şimdilik hastaneye gelmemenizi rica ediyoruz. | Open Subtitles | إنه لجلي كوننا قلقون للغاية، لكنني أود أن أطلب منكم، عدم زيارتها في المستشفى في الوقت الحالي. |
| Hepimiz ne olacağı hakkında oldukça endişeliyiz. | Open Subtitles | جميعنا قلقون قليلاً إلى ماذا سيقود .هذا الأمر |
| Tehditin, tamamen ortadan kaldırılmadığından endişeliyiz. | Open Subtitles | .. إنّنا قلقون من ألاّ يكون التهديد . قد تم القضاء عليه |
| Ve biz senin takıldığın bu kötü arkadaş grubu konusunda endişeliyiz. | Open Subtitles | ونحن قلقين حيال مجموعه الشباب الاشرار الذين ترافقهم وتمشي معهم |
| Çünkü o konuda endişeliyiz. Alırsan harika olur. | Open Subtitles | لقد كنا قلقين حيال الامر هذا سيكون رائعاً |
| Notları iyi fakat bizler yaratıcı yönü hakkında biraz endişeliyiz. | Open Subtitles | درجاتُها جيّدة لكننا قلقين قليلاً حول بعض اعمالها الابداعية |
| Fakat çok uzun süre beklediğin için endişeliyiz. | Open Subtitles | ولكننا جميعاً قلقين أنك إنتظرتَ مدةً أطول. |
| Sadece ilişkinizin biraz hızlı ilerlemesinden endişeliyiz. | Open Subtitles | إننا فقط قلقين من أنّ الأمور تتغير بسرعة |
| Hepimiz Noriko için endişeliyiz. | Open Subtitles | الأمر فقط أننا جميعا مهتمون لأمر(نوريكو) |
| Bay ve Bayan Hughes endişenizi anlıyorum, hepimiz endişeliyiz ama gelmemeliydiniz. | Open Subtitles | من فضلكم يا سيد ويا سيدة هيورز أعرف أنكما قلقان ونحن كلنا كذلك ولكن ما كان يجب عليكما المجيئ |