Bunu söylemenize şaşırdım çünkü bu enerji hatları konusunda destek olacağınızı düşünmemiştim. | Open Subtitles | لأني بصراحة إعتقدت أنك لن تؤيدني في مسألة خطوط الكهرباء هذه |
enerji hatları konusunu ne kadar çabuk çuvalladığımı duymuş ve elinde işime yarayacak şeyler varmış. | Open Subtitles | قال أنه عرف كيف تخلّيت بسرعة عن قضية خطوط الكهرباء وأن لديه شيئاً مثيراً لي |
Bu yüzden enerji hatları ve kanser vakaları arasındaki bağlantıyı araştırmak için büyük bir soruşturma başlatılacak. | Open Subtitles | وسنعلن الآن تحقيقاً كبيراً في العلاقة بين خطوط الكهرباء و "تجمعات السرطان" |
Bu enerji hatları soruşturmasını yapmaya kalkarlarsa Golf Coast şirketinin işi bitmiş demektir. | Open Subtitles | أسمعت هراء وكالة حماية البيئة؟ لماذا،قديدمرشركة"غولفكوستباور"! سيباشرون تحقيق خطوط الكهرباء اللعين هذا |
Yüksek gerilimli enerji hatları. | Open Subtitles | خطوط الكهرباء عالية الضغط |
enerji hatları konusundan vazgeçtin değil mi? | Open Subtitles | بل (ميكي جوبا) لقد إستسلمت في قضية خطوط الكهرباء أليس كذلك؟ |
Bu toplantının gündem konusu, çevre koruma ajansının enerji hatları ve onların artan kanser riskiyle bağlantısını araştıracak muhtemel soruşturmasıydı. | Open Subtitles | كان موضوع هذا الإجتماع هو إحتمالية فتح وكالة حماية البيئة لتحقيق في أمر خطوط الكهرباء -و علاقتها بإرتفاع مخاطر الإصابة بالسرطان |