Hepinize adaleti engellemekten ceza yazabilirim, tamam mı, bunu biliyorsunuz? | Open Subtitles | يمكنني اعتقالكم بتهمة عرقلة العدالة الآن، أنتم تعلمون هذا، صحيح؟ |
Burada yetkim olsaydı, adaleti engellemekten sizi tutuklardım. | Open Subtitles | إذا كان لدي سلطة قضائية هنـا كنت لأعتقلك بتهمـة عرقلة العدالة |
Bu bir cinayet soruşturması. Seni adaleti engellemekten hemen içeri alabiliriz. | Open Subtitles | هذا تحقيق بجريمة قتل ويمكننا أن نقبض عليكِ الآن بتهمة عرقلة العدالة |
Ve eğer sert takılmak istiyorum dersen seni şu anda federal soruşturmayı engellemekten tutuklamama ne dersin? | Open Subtitles | إذا تريدين الأسلوب القاسي ماذا لو أعتقلتك بتهمة إعاقة تحقيق فدرالي ؟ |
- Ya da ben seni adaleti engellemekten içeri alabilir ve anlatman için seni zorlayabilirim. | Open Subtitles | أو لعلّي أقبض عليك بتهمة إعاقة العدالة وأجبرك على إخباري |
Bazıları silahlı terörist. Çekil yoksa adaleti engellemekten suçlanırsın. | Open Subtitles | البعض منهم إرهابيين ,إخطوا بعيدا أو ستكون متهم بعرقلة العدالة |
Şimdi istersem sizi adaleti engellemekten merkeze de götürebilirim o yüzden yerinizde olsam... | Open Subtitles | الآن يمكنني القبض عليك لعرقلة سير العدالة إن أردت لذا لو كنت مكانك |
Ona soruşturmayı engellemekten hapse girebileceğini belirtince hafızası hemen yerine geldi. | Open Subtitles | عندما أشرنا لها بأنها ستدخل السجن لإعاقة العدالة وضحت ذاكرتها |
Bu adaleti engellemek oluyor. Seni adaleti engellemekten tutuklayabilirim. | Open Subtitles | إن هذه عرقلة للعدالة يمكنني أن أتهمك بعرقلة العدالة |
O yüzden bana faydalı bir şeyler söylesen iyi olur yoksa adaleti engellemekten yargılanacaksın. | Open Subtitles | أقول شهيد. وكنت أفضل تعطيني شيئا مفيدا، إلا أنت ستكون يواجه تهمة عرقلة. |
Şu anda bayağı bulaştın. İş birliği yapmazsan seni, cinayet soruşturmasını engellemekten içeri atarım. | Open Subtitles | أنت متورط جداً به الآن، وإن لم تتعاون، سأضطر لإحتجازك بتهمة عرقلة تحقيق في جريمة قتل. |
Eğer iş birliğinde bulunmazsan, adaleti engellemekten yargılanırsın. | Open Subtitles | إذا كنت لا تتعاون، فإننا سنكون مضطرين لتوجيه الاتهام لك عرقلة سير العدالة. |
Çok cömert bir teklif Dedektif ama annenizi yine de adaleti engellemekten tutuklayacağımız gerçeğini değiştirmez. | Open Subtitles | صحيح أنه عرض سخي أيها المحقق، إلا أنه لا يغير واقع أنه ما يزال بإمكاننا اعتقال والدتك بتهمة عرقلة العدالة |
- Ya da ben seni adaleti engellemekten içeri alabilir ve anlatman için seni zorlayabilirim. | Open Subtitles | أو لعلّي أقبض عليك بتهمة إعاقة العدالة وأجبرك على إخباري |
Komplo kurmak ve adaleti engellemekten tutuklusunuz. | Open Subtitles | أنتم مقبوض عليكم بتهمة إعاقة العداله |
Ve biliyor musun, eğer yalan söylersen... seni adaleti engellemekten suçlayacağız. | Open Subtitles | -وإذا كنت تكذب ، فسنتّهمكَ بعرقلة سير العدالة |
Adaleti engellemekten suçlanmak istemiyorsanız kaşınmayın. | Open Subtitles | أنا متلهف لأتهمكم بعرقلة العدالة كلاكما |
Adalet sürecini engellemekten nasıl mahvolmuş gör. | Open Subtitles | ترى كيف يحب العمل حتى انه خبطت لعرقلة سير العدالة. |
Aslında adaleti engellemekten seni tutuklatma emri çıkartmalıyım. | Open Subtitles | في الحقيقة , لدي ذاكرة جيدة لأصدار مذكرة لتوقفيك , لعرقلة العدالة |
Peter Florrick'e karşı ifade verebilir veya senin ifadeni kullanarak babanı adaleti engellemekten dolayı hapse attırırım. | Open Subtitles | إما أن يشهد ضد "بيتر فلوريك" أو أن أستخدم شهادتكِ لأضعه في السجن لإعاقة العدالة |
Beni engellemekten başka bir şey yapmadın, Hep senden daha iyi olurum diye korktun. | Open Subtitles | لم تفعل شيئًا سوى إعاقتي خوفًا من أن أصبح أفضل منك |