"engellere" - Translation from Turkish to Arabic

    • العقبات
        
    Ve üç: Kontrol edebileceğiniz kısım. Yaptığınız seçimler, aldığınız riskler, ayrıca engellere ve yenilgilere nasıl cevap verdiğiniz, bunları nasıl yorumladığınız. TED والثالثة: المنطقة التي تفرض سيطرتك عليها، والاختيارات التي تتخذها، والمخاطر التي تنفذها. وطريقة تفكيرك في التحديات و العقبات وردة فعلك تجاهها.
    Sadece en iyileri, mutluluk arayışında tüm engellere göğüs germiştir. Open Subtitles أفضل الناس فقط ، هم من يحاربون ضدّ كلّ العقبات بحثاً عن السعادة
    Karşılaştıkları engellere bakıIırsa, atalarımızın yolculuğunda sadece tek bir başarıIı girişim, büyük bir sıçrama olmuş görünmesine belki de hiç şaşmamak gerek. Open Subtitles ولا عجب، مع كل تلك العقبات التي واجهوها أنه لم يكن هنالك إلا محاولة ناجحة واحدة قفزة هائلة في رحلة أسلافنا
    Yani bütün engellere ve mantığa rağmen 99 bölüm çektiniz. Open Subtitles أي أنك قمت بعمل 99 حلقة برغم كل العقبات,
    Yanlız safran çiçekleri gibi hapishane avlusunda karıştım kaldım tüm engellere rağmen aşkımız çiçek açtı. Open Subtitles "مثل زهرة الزعفران الشائكة التي في باحة السجن، "أزهر حبنا برغم كل العقبات."
    Engelli parkurun amacı engellere takılmadan ilerlemektir, çocuk. Open Subtitles ان فكرة طريق العقبات أن تتفادى العقبات.
    Peki ya tüm engellere dikkat çekmeyi bırakıp biraz çözüm üretmeye ne dersin, becerikli? Open Subtitles أجل و كذلك "ماذا لو" أنا أتذكر. حسنا ، ماذا لو توقفت عن الإيعاز المفرط لكل العقبات
    Ajene Xola'nın saklanması ve Kuman-Kuman'ın sürgünde olması neticesinde Edmond Zuwanie'nin etnik temizlik politikası yerel engellere takılmış oldu. Open Subtitles مع إختفاء آجين كولا و كومان - كومان فى المنفى دكتور زوانى لديه بعض العقبات المحليه مع ميوله السياسيه فى التطهيرات العرقيه
    Stella yeni bir dermatoloji kliniği açtı ve tüm engellere rağmen Tony senaristlikte başarıya ulaştı. Open Subtitles وغيرت (ستيلا) نشاطها بالنسبة للجلد ، ورغم كل" "العقبات ، وجد (توني) بعض النجاح ككاتب سينمائي
    (Gülüşmeler) Ve elbette ayı oradan ayrıldı, yani bunun bize öğrettiği engellerle karşılaştığımızda bu engellere teslim olabilir ya da karşı gelip savaşabiliriz. TED (ضحك) وبالطبع غادر الدب، لذا ذلك يُعلمنا بأن العقبات يجب أن تكون متوقعه وثم بإمكاننا اختيار الاستسلام أو الوقوف والقتال

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more